CİLDCİLİK
CİLDCİLİK
Bir kitap veya mecmuanın yapraklarını dağılmadan ve
sırası bozulmadan bir arada tutabilmek için yapılan koruyucu kapağa cild
denilmektedir. Arapça “deri” anlamına
gelen bu ismin, genellikle cildlerin bu işe en uygun malzeme olan deriden yapılmaları
sebebiyle verildiği bilinmektedir. Türkler, kâğıt yapmayı Çinliler’den
öğrendikleri halde cild yapmayı Çinliler’den önce başarmışlardır. Bugünkü
anlamda deriyle kaplı kitap cildini ilk defa Uygurlar yapmıştır. Bir Uygur
şehri olan Karahoço’da Mani yazmaları arasında,
XX. yüzyılın başlarında Alferd Von le Coq tarafından bulunan iki yazma
bu görüşü doğrulamaktadır. Daha sonraki bir örnek de, gene Karahoço’da P. K. Koslov tarafından
bulunmuş ve S. F. Oldenburg tarafından araştırması yapılarak XVIII. yüzyıla
tarihlendirilmiştir. IX. yüzyılda Halife Mu’tasım Billâh’ın (833-842) teşvik ve
himayesinde Samarra’ya yerleştirilen Uygur Türkleri, burada yaptıkları cildlere
bu san’atı geliştiridirler ve İslâm dünyasına yaydılar.
Cild konusundaki gelişme, XVII. yüzyıla kadar Fatımiler,
Gazneliler ve Büyük Selçuklular’la devam etmiştir. XI. yüzyıl sonlarından
itibaren Anadolu’ya hâkim olan Selçuklular, burada XII. ve XVII. yüzyıllarda
çok güzel cildler meydana getirip Türk-İslam Cild San’atı içerisinde önemli bir
yere sahip olmuşlardır. Osmanlı Cild San’atını da etkileyen Anadolu Selçuklu
cild san’atı XVII. yüzyıl ortalarından itibaren Memlükler’e, XVI. yüzyıldan
itibaren de İlhanlılar ve Karamanoğulları başta olmak üzere, Anadolu Beylikleri
cildlerine tesir etmiştir. XV. yüzyılda Memlüklü cildciliği ile Osmanlı
cildciliği arasında da paralellikler görülmektedir. XVI. yüzyıldan itibaren klasik
Osmanlı cildciliği Türk ve İslam Cild San’atının en büyük temsilcisi olmuş,
XVIII. yüzyıldan itibaren batı etkisindeki cildler yapılmış ve bu durum XX. yüzyıla
kadar sürmüştür.
KAYNAKÇA:
Neşet Çağtay, Bir
Türk Kurumu Olan Ahilik, Konya 1981, s. 115-116; Melda Özdemir, Nuran
Kayabaşı, Geçmişten Günümüze Dericilik,
Ankara 2007; Ahmet Saim Arıtan, “Ciltiçilik”, DİA, VII, İstanbul 1993, s. 551-557; Zeki Tekin, “Deri”, DİA, IX. İstanbul 1994, s. 174-178; İlhan
Şahin, “Ahi Evran”, DİA, I, İstanbul
1998, s. 529-530; Ahmet Saim Arıtan, “Anadolu Selçuklu Cilt Sanatı”, Türkler, VII, Ankara 2002, s. 933-934;
aynı yazar, “Türk Deri İşletmeciliği Bağlamında Türk Cild Sanatı”, Maddi Kültür, I, Ankara 2008, s.
121-141; aynı yazar, “Türk Cild San’atı”, Türk
Kitap Medeniyeti, İstanbul 2009, s. 60-97.
Ahmet
Saim ARITAN
Yorumlar