İSA RUHİ BOLAY
AHMET ÇELİK
Müderris ve öğretmen olan babası İsa Ruhi Bolay, 1295/1881 senesinde Konya Fakih Dede Mahallesi’nde doğdu. Babası ulemadan Hadimli Mehmet Hulusi Efendi’dir. İlk tahsilini babasından aldı. Daha sonra Çukur Mekteb’e günün meşhur hafız öğretmenlerinden Hacı Derviş Efendi’ye devam ederek hafızlığını tamamladı. Arapçayı İzhar’a kadar babasından aldı. Ondan sonrada 1899’da Hükümet Konağı’nın batısında bulunan Fethiyye Medresesi’nde bir hücreye yerleşerek Hadimli Mehmet Vehbi Efendi’nin derslerine devam etti. Arapça sarf ilmini günün meşhur otoritelerinden Samed Osman Efendi ile Başarılı Enes Efendi ve Pisilli Mahallesi’nden Dülgerzade Ahmet Efendi’den aldı. Sivaslı Ali Kemali Efendi’den “Adalı” ve Müsevvit Kürd Hacı Halil Efendi’den “fıkıh”; Tavaslı Köse Osman Efendi’den ve Hacı Veyis Efendi’den “fıkıh ve mantık” gibi dersler okudu. İstanbul’da iken de hadis ilminden ayıca icazet aldı.
İsa Ruhi Bolay tahsilinde devam ederken bir taraftan da alt sınıflardaki öğrenciye de ders müzakeresi ile meşgul oldu. Az yer az uyur bütün saatlerini derslerine çalışmakla geçirirdi. 1322/1906 yılında Alaeddin Camiin’de 11 kişiden oluşan bir guruna Hadimli Vehbi Efendi’nin tertiplediği icazet töreninde henüz 25 yaşındaki İsa Ruhi Efendi, kendisinden çok yaşlı arkadaşlarını geride bırakarak ilk sırayı almış, merasimde bulunan Konya Valisi, uleması ve eşrafı bu olayı takdirlerle karşılayarak genç alimi tebrik etmişlerdir.
Medreseden mezun olduktan sonra müderrislik hayatına Fethiye Medresesi’ne başladı. Burada birçok öğrenci yetiştirdi. Ayrıca öğrencilere ikindi derslerine Kapı Camii’nde okuttu.
Hacı İsa Efendi ayrıca, Konya idadisi ve İstanbul Dar’ul-fünun İlahiyat Şubesi’nden de mezun oldu. 1903’TE Üsküdar idadisinden bir müddet Arapça öğretmeni olarak görev yaptı. İstiklal Harbi’nde halkın Kuvayi Milliye katılmasını teşvik eden İsa Ruhi Efendi, zaferden sonra Konya Hükümet konağı önünde yaptığı konuşma ile hafızalarda yer etmiştir.
1921-1923 yıllarında bir süre Konya Darülhilafe Medresesi müderrisliği yaptı. Bu sırada Atatürk’le eşi Latife Hanım 22 Mart 1923’te Konyaya’ya geldiklerinde bu medreseyi ziyaret etmiştir.428
İsa Ruhi Efendi’nin Daru’l-hilafe Medresesi müdürlüğü ve müderrislik yaptığı bu dönemde Mustafa Kemal Paşa ve Latife Hanım Daru’l-hilafe Medresesi’ni ziyareti sırasında tesadüfen İsa Ruhi Efendi’nin dersine girmiş, üstat hiç istifini bozmayarak dersine429 devam etmiş, Mustafa Kemal dersi dikkatle dinlemiş üstadın elini sıkarak “Çok memnun oldum. Teşekkür ederim, sağol, varol, hocam” sözleriyle kendisini taltif ederek ayrılmış, bu memnuniyetinin mükâfatı olarak bütün müderrislere dağıtılmak üzere bir hayli de para bırakmıştır. Zamanının tanınmış ulemasından olan Hacı İsa Efendi Konya’da halk arasında çok sevilir ve sayılır. Nurani bir simaya sahip olup, daima güler yüzlü bir kimseydi.
Medreselerin kapatılmasından sonra açılan Konya İmam Hatip Mektebi’nde görev alan İsa Ruhi Bolay bu okulun 1926’da kapatılmasından sonra bir müddet Ankara’da çalışmıştır. Bir ara demir tüccarlığı da yapmışsa da bu işi bırakarak 1932’de Konya Konya merkez vaizliği görevine devam etmiştir.
İslami ilimler neşre devam etmiş ve tam yarım asır Konya’nın ilim ve irfanına hizmet ederek ve hatta tek parti döneminin baskısı da hiçe sayarak birçok âlim, vaiz, müftü ve öğretmen yetiştirmiştir. Dini ilimlerin yasak olduğu dönemlerde, kabiliyetli gençlere bazen evinde tahsis ettiği bir odada bazen de Meram Çadır yöresindeki bağ evinde öğrenci okutmaya devam etmiştir. İsa Ruhi Efendi öğrenci yetiştirmeye gayreti dışında boş kalınca ya ilmi mütalaa veya nafile namazla meşgul olurdu.
Maddi yönden sıkıntıya rağmen harçlığından biriktirdiği az bir para ile ilk defa 1950’de, iki defa ve bir defa da başkası namına bedelen hac etmiştir. Hacda gördüğü eksiklikler üzerine özlü bir “Hac Rehberi” yazarak bastırmıştır. Diyanet Başkanlığı tarafından da beğenilen eserden yüzlerce nüsha basılarak müftülüklere gönderilmiştir. Diğer eserinin adı ise “İslâm’da Vasiyet”tir.
Zahiri ilminin yüksekliğiyle manevi sahadaki yüceliğiyle mütenasip olan İsa Ruhi hoca; güzel ahlakın, tevazunun ve hayırhahlığının bir örneği idi.
Köşede, bucakta çaresi kalan zavallıları bilir ve bulur ve onlara yardım ederdi. Hastalığının ilk dönemlerinde fakir bir ailenin ziyaretime giden bir dostundan o ailenin durumunu sormuş ondan “Ne yorganları, ne sergileri var, çok perişan durumdalar” cevabını alınca çok üzülmüştür. Sonra kendisini çok seven birkaç dostuna haber göndererek bu fakir ailenin ihtiyaçlarını temin ettirmişti. Daha sonra kendisine ziyarete gelen fakir gençe: “Oğlum, haliniz öyle pek durgun idi de neye gelip bana haber vermedin” deyince zavallı fakir ağlamaya başlamış. Üstat da yardımı yapan kimselerin isimlerini birer birer sayarak gözyaşları içinde onlara samimi dualar yapmıştı. Müftü seçimlerinden diğer adaylardan 35 oy fazla almasına ve Diyanet Reisliği Müşavere Heyetinin de ona tercihe karar vermesine müftülük de onun hakkı olmasına rağmen her nedense müftülük görevi ona mukadder olmamıştır. İsa Ruhi Bolay hoca Efendi geçirdiği trafik kazasından sonra rahatsızlanmış 17 şubat 1945’te Konya’da vefat etti. Üçler Mezarlığı’ndaki mezar taşı kitabesinde: “Hüvelbaki. Burada Hadimli Mehmet Hulusi Efendi oğlu Konya ulemasından Müderris Hacı İsa Ruhi Bolay metfundur. Ruhuna Fatiha” yazılıdır.
KAYNAKÇA
Mehmet Hulusi Efendi’nin İsa Ruhi (D. 1881- v. 1954), Mehmet Emin (d. 1884- v.1961) ve Ahmet Kazım(v. 1908) adında üç oğlu olmuştur. Bakınız: Ahmet Çelik, Mehmet Emin Bolay (1884-1961), Akademik Sayfala, 29 Mayıs 2013, c. 13, sy. 18, s.275-288
Babalıki, 26 Mart 1923.
429 29 Mart 1923 tarihli Babalık gazetesi manşetten bu ziyaret şöyle anlatılır: “Darü’l-Hilafetü’l-Aliyye Medresi’ni Ziyaret. Perşembe günü alaturka saat sekizde Medreseye bir memur gelerek Paşa Hazretlerinin yarım saat sonra Medreseyi ziyaret buyuracakları ve talebe-i uûmu Müderslerini dershanelerinde vazifeleri başında görmek arzu eylediklerini Medrese müdüriyetine bi’t-tebliğ avdet eylemiş ve filhakika biraz sonra Refikai muhteremleri Latife hanımefendi hazretleri ve maiyyeterkanı ile birlikte teşrifleri vaki olmuştur. Heyeti tedriyesinden Müftü Yalvaçlı Ömer Vehbi ve Ahmet Efendilerle müderris Efendiler tarafından istikbal olunmuştur ve Lâtife Hanımefendi kemali hürmetle Müftü Efendinin ellerini öptükleri gibi hoca efendilere de beyanı ihtiram veiltifat etmişlerdi. (Ahmet Efendi medrese müdürü ve Sahn bölümünden edebiyat öğretmeni Akşehirli Ahmet Talat Yeşilsoy’dur) Paşa hazretleri ile müderrisin musafaha ettikten sonra, müdüriyet odasında istirahat ve takdim ve ikram olunan sütlü kahveyi kabul buyurmuşlar ve medresenin ders programı ile talimathane-i dâhiliyesini mütalaa ve tetkik ile dershaneleri dolaşmışlardır. Evvela kısmı hariç üçüncü sınıf dershanesini teşrif ve müderris Hadimi İsa Ruhi Efendi’nin Ahlak tedrisatını istima’ ve “İnnallahe ye’mürûküm en tüeddü’l-emanâtı ilâ ehliha” âyeti celilesinden müstenbat olan “hükümetlerin esas teşekkülatı ancak iltizam-ı adalet ve emanatin ehline tevdiinden ibaret olması “bahsi sınıfı mezkûrun sinnen (yaşça) en küçük talebesi Hamdizade Hamdi Efendi (Prof. Dr. Hamdi Ragıp Atademir) tarafından takdir edilmiş ve husule gelen mahzuziyeti devletlerin bu âyet-i kerimeyi “Muvaffakiyetimiz için yegâne bir delil-i hayr ad ve hüsnü tefeül eylerim. “beyanatı celilesi ile izhar ve müderrisi mumaileyhi ile musafaha ve sınıfı mezkûr talebesini lütfen tesrir etmişlerdir. (Dershaneden çıkacakları esnada Sahn talebesinden Said Sami (Yüksel). Efendi teşriflerine karşı irticalen şu nutku irad eylemiştir. “Ümmetimizin mahbub-i kulubû olan sevgili Paşamız; evvelki gün Konyamızı ve bu günde taltifen ve tenezzülen Medresimizi teşrif buyurmalarından mütehassilmeserrat ve iftiharımızı a’mak-ı kalbimize (kalbimin derinliklerine) sığdırmayarak hak-i paki devletlerine Medresemizin heyet-i tedrisiye ve tederrüsiyesi namına arza mütecasir oldum. Okuduğumuz ilimler, fenler bize dünya ve ahiret saadetini ve ikmali feth-i ilim eyledikten sonra, efrad-ı millete ait vazifen irşadiyemizi pekâlâ telkin eyliyor ve kuvvei dimagiyemizin hali hazırda ilim ve hali seferde ifayı vazife askeriye şerefi azimi ile terbiye ve temnih ediyor. Cemiyeti mukaddese-i milliye ve diniyemizinterakkiyatı asriye ile mitenasip münevveri’l-fikir şahsiyetlerle haizi itilâ ve naili beka olacağınınatikad ye imanımız pek vüsk olmakla eseri hûdâpesandanelerine tabaiyetin çalışmağı kâffe-i umuri devletlerinde tevki-fatı sübhaniyeye mazhariyetleri duasını dersi evvel misali ezber eyledğimizi marezi teşekkürde arz eyler ve kemali hürmetle zat-ı asifanelerini selamlarız.
Yorumlar