KONYA BÖLGE YAZMA ESERLER KÜTÜPHANESİ’NDE BULUNAN TIP İLE İLGİLİ TÜRKÇE YAZMA ESERLER
Bekir ŞAHİN*
ÖZET
Arapça, İslâm Dünyası’nda uzun süre bilim dili olarak kullanılmıştır. Anadolu Selçukluları’ndan sonra özellikle beylikler döneminde yayılmaya başlayan Türkçe, Osmanlılar döneminde edebiyat ve bilim dili olarak gelişmiştir. XVI. asırdan itibaren, tıp, tarih ve astronomi gibi alanlarda yöneticilerin de teşvikiyle Türkçe eserler daha da yaygınlaşmıştır. Bu yüzyıldan itibaren tıpla ilgili Türkçe eserlerde de büyük bir artış meydana gelmiştir. Bu bildiride, Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi’ne Türkiye’nin çok değişik kütüphanelerinden toplanan, tıpla ilgili tercüme ve telif Türkçe eserlerin isimleri, ardından da müellifleri zikredilip en sonunda da eserler hakkında kısa bilgiler verilerek tanıtılacaktır.
Anahtar Kelimeler: Tıp Tarihi, Yazma Eser, Osmanlı Dönemi, Türkçe.
“MANUSCRIPTS ABAOUT MEDICINE WRITTEN IN TURKISH IN THE LIBRARY OF MANUSCRIPT KONYA AND REGION”
ABSTARCT
Arabic had been used as a science language in a long period in the Islamic world. Turkish which had grow up after Anatolian Seljuks especially in the period of Anatolian small gowernment, had increased as a language of science and litrature in Ottoman period. Turkish manuscripts which had gone overed with the support of administors had increased in medicine, history and astronomia. A big progress had been in Turkish manuscripts abaout medicine after this century. In this study, the name’s of the manuscripts written in Turkish abaout medicine comes from the others libraries to the Library of Manuscript Konya And Region, after that the name’s of the autor of the manuscripts will be said, at the end some small information will be given about manuscripts.
Key Words: History of Medicine, Manuscript, Ottoman Period, Turkish.
Arapça’nın XII. yüzyıl sonu Anadolusu’nda yerini Farsça alırken, halk arasında yetiştiği için veya fikirlerini halka yaymak amacıyla Türkçe ile yazan şairler ve edipler de ortaya çıkmıştır. İlk ürünlerini XIII. yüzyıl sonunda vermeye başlayan Türkçe, Anadolu Beylikleri döneminde devlet adamlarının teşvikiyle XIV-XV. yüzyılda gelişerek XVI. yüzyılda zirveye ulaşmıştır . Bu dönemde tercüme ve telif yoluyla çok sayıda Türkçe eser yazılmıştır. Bu eserlerin çoğu İslâmî konularla ilgilidir. Ayrıca bu dönemde İslâmî ve edebî nitelikli eserlerin yanında tıpla ilgili eserler de yazılmaya başlanmıştır. Tıpla ilgili eserlerin yazılması diğer ürünlere göre daha geç bir tarihte başlamıştır. Anadolu’da yazılmış Türkçe tıp kitaplarının tarihi ancak XIV. yüzyıla kadar gidebilmektedir
Bu dönemde, tıpla ilgili eserler farklı amaçlar için kaleme alınmıştır. Hastalıklar için reçeteler hazırlamak, meslek erbabını bilgilendirmek, bir anlamda alan bilgisi içeren ve uzmanların yararlanabileceği kitaplar hazırlanmıştır. Ayrıca halkın bilgilendirilmesi ve tabip bulunmayan yerlerde halkın faydalanması için de tıp kitapları yazılmıştır. XIV. yüzyıldan sonra Türkçe eserler verilmiş aynı zamanda birçok Arapça eser Türkçe’ye tercüme edilmiştir . Bu eserler, tıp tarihi açısından büyük önem taşımaktadır. Tıp tarihi sahasında çalışanlar için bu yazmalar, değişik yönlerden ele alınması gereken eserlerdir.
Geçmişin tıp metinleri günümüz araştırıcılarına yeni ve farklı öneriler getirebilecek bir bilgi kaynağıdır. Bu yaklaşım, eski tedavi yöntemlerini çağdaş tıbba bir alternatif gibi göstermekten farklı bir yönelimdir. Eski tıp felsefelerine bu farklı ve kapsamlı bakış açısı, eski tıp metinlerinin tarafsız değerlendirilmesini ve araştırıcıların eski bilgilerden yararlanmasını sağlar. Bu alanda çalışanlar, eski tıp yazmalarıyla ilgili çalışmaların gerekliliğini ve yetersizliğini de zaman zaman belirtmektedirler. Türk tıp tarihi açısından bugüne kadar yapılan çalışmaların yetersizliği ortadadır. En eski tıp eserlerinden bugüne gelindiğinde ülkemizde tıp biliminin geçirdiği evreler, doğu ve batı tıbbından neler alındığı, bunlara hekimlerimiz tarafından neler eklendiği, tarihsel tıp bilimi ile halk hekimliği arasındaki ilişkiler henüz tam olarak bilinmeyen konulardır ve bunlar üzerinde ilgi ve ciddiyetle çalışacak tıp tarihçilerini beklemektedir.
Türk tıbbını,“ot-kök tababeti”, “safsata ve kocakarı hekimliği” olarak görmek, büyük bir medeniyeti inkâr anlamına gelir . Nitekim kütüphanelerde bulunan tıpla ilgili yüzlerce el yazması, tıp ilminin geçmişteki ulaştığı yüksek seviyeyi göstermektedir. Tıp yazmalarıyla ilgili olarak yapılan çalışmalarda, Anadolu’da yazılmış en eski tıp yazması “Müfredât-ı İbn-i Baytar Tercümesi” olarak gösterilmektedir. Yazılış tarihi kesin olarak bilinen ilk Türkçe telif kitap ise İshak bin Murad tarafından yazılmış olan “Havas el-Edviye Müfrede” adlı eserdir. Bu eser, kısmen iktibas ve tercümelerden oluşmuştur . Daha sonra gelen tıp yazmaları tarih belirleme konusundaki sıkıntılara bağlı olarak tahmini bir sıralamaya tabi tutulmuştur. Tıp tarihi ve dil tarihi çalışmaları için birinci derece kaynak durumunda bulunan tıp yazmalarının her birinin ortaya çıkarılması ve içeriğinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Tıp ile ilgili el yazmaları bu açıdan büyük önem taşımaktadır.
Bu bildiride, Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi’ne Türkiye’nin çok değişik kütüphanelerinden toplanan tıpla ilgili tercüme ve telif Türkçe eserlerin isimleri, ardından da müellifleri zikredilip en sonunda da eserler hakkında kısa bilgiler verilerek tanıtılacaktır. Mükerrer olan Türkçe tıp yazmalarından bir tanesi tanıtılacak diğerlerinin ise sadece envanter numaraları verilecektir
1. BÂH-NÂME-İ PÂDÎŞÂHÎ TERCÜMESİ
Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Hacı Bektaş Koleksiyonu 25
Yazma eser, sırt ve sertâbı kahverengi meşin, kapakları desenli, kâğıt kaplı, mıklepli ve mukavva ciltlidir. Vazo, çiçek ve su yolu filigranlı kâğıda divanî kırması yazıyla mensur yazılmıştır. Sınırlı sayıda kelime dışında metin harekesizdir. Söz başları ve bâb adları kırmızı mürekkep ile yazılmıştır. Yazmanın tamamı 36 varaktır. Her sayfada 13 satır mevcuttur. Nüshanın istinsah tarihi ve müstensihi belli değildir. Eserin giriş kısmında Sultan Yakup bin Devlet Han adına tercüme edildiği belirtilmiştir. Bâh-nâme-i Pâdişâhî Tercümesi’nin müellifi ve tercüme tarihi belli değildir. Germiyan Beylerinden II.Yakup Bey (1388-1390) ve Sultan Yakup bin Devlet Han (1402-1428) adına yapılmış bir çeviridir. Nâsır-ı Tûsî’nin (ö: H.672/M.1273), Farsça yazılmış Bâh-nâmesi’ne atfen yazılmıştır.
Tanıtımı yapılan bu nüsha, Hacıbektaş Kütüphanesi’nden, Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi’ne getirilmiştir. Eserin adı doğru bilinmediğinden Hacıbektaş’ta Risâle-i Tıb adıyla 25 numara ile kaydedilmiştir. Eser, Konya’ya geldikten sonra yapılan incelemede Bâh-nâme-i Pâdişâhî Tercümesi’nin bir başka nüshası olduğu tespit edilmiştir.
Eski Anadolu Türkçesi döneminde yazılmış tıp eserleri üzerinde çalışmalar çok azdır. Oysa bir dilin söz dağarcığını, yapı ve işleyişini tam olarak belirleyebilmek için o dilin çeşitli dallarında yazılmış eserlerin incelenmesi gerekir. Tıp eserleri üzerinde yapılacak dil araştırmaları bu bakımdan önem taşır. Bâh-nâme-i Pâdişâhî Tercümesi Anadolu’da yazılmış ilk Türkçe tıp kitaplarından biridir. Farsça’dan Türkçe’ye çevrilen bu eser, Türkçe’nin o dönemdeki tıp biliminde kullanılmasını göstermesi açısından önemlidir. Eserde, zaman zaman herhangi bir terimin geçtiği yerde onun Türkçe veya bir başka dilden karşılığı belirtilmektedir. Tıp alanında İslâm ve Batı medeniyetlerinin tıp tarihleri arasındaki ilişkinin seviyesi de bu metinlerden hareketle tespit edilebilir. Bunun yanı sıra halk hekimliğinin bilimsel tıpla hangi ölçüde uyum içinde olduğu ve ayrılan yönlerinin neler olduğu da incelenebilir.
2. MENÂFİ-UN-NÂS
Bölge Yazma Eserler 2887
Yazma eser, vişne rengi tam meşin, zencirekli ciltlidir. Su yolu filigranlı kâğıda nesih yazıyla mensur yazılmıştır. Sınırlı sayıda kelime dışında metin harekesizdir. Söz başları ve bâb adları kırmızı mürekkep ile yazılmıştır. Yazmanın tamamı 117 varaktır. Her sayfada 17 satır mevcuttur. 245x155-175x95 mm ebatlarındadır. Eserin müellifi, Nidâi Çelebi Mehmed Ankaravî, müstensihi Abdullah Necati Tarsusî’dir. Eser, H.1250/ M. 1834’te istinsah edilmiştir.
Eserin giriş kısmından sonra bir fihrist verilmiştir. 60 bölümden oluşan eserde insanın yaratılışı ve hikmetleri, insan vücudunun kısımları, baş, ağız, diş, yüz, burun kulak, cilt ve ayakta görülen hastalıklar hakkında bilgiler verilmektedir. İç hastalıklardan da bahsedilen eserde; lavman, fitil, yakı, merhem şurup, ishal ve kabız yapıcı ilaçların terkipleri anlatılır. Cinsel yaşam ve hastalıklarına dair bilgilere de yer verilmiştir. Son bölümde kitabın yazılma gerekçesi anlatılmıştır.
Sade bir dille kaleme alınan bu eser hekimlerin bulunmadığı ortamlarda halka faydalı olmayı da amaçlamaktadır . Koruyucu hekimlik açısından da önemli olduğu söylenebilir. Bu yazmanın, aynı kütüphanede 2739/3, BY2887- 2739/3- 5274/1- 6415/1 numarada kayıtlı başka nüshaları da mevcuttur.
3- GAYET EL-BEYÂN FÎ TEDBİR BEDEN EL-İNSAN
Yusuf Ağa Kütüphanesi 146
İbn Sultan Salih b.Nasrullah el- Halebî (H.1080/M.1669)
Eser, vişne rengi tam meşin, miklepli şirazeli ciltlidir. Ayrıca mahfaza mevcuttur. Su yolu filigranlı kâğıda talik yazıyla mensur yazılmıştır. Cetveller kırmızı mürekkepledir.Yazmanın tamamı 211 varaktır. Her sayfada 19 satır mevcuttur. 180x110-120x60mm mm ebatlarındadır. İbn Sultan Salih b. Nasrullah el-Halebî’nin (H.1080/M.1669) yazdığı eserin müstensihi Hasan b.Ömer olup H.1139/M. 1726’da istinsah edilmiştir.
Mukaddimeden sonra dört bölüm ve bir hatimeden oluşmaktadır. Mukaddime bölümün de tıp ilminin tanımı yapılmış sağlıklı yaşamanın şartları hava, yeme, içme, hareket ve mevsimler hakkında bilgi verilmiştir. İlaçların terkipleri, şerbetler, macunlar, haplar, merhemler, fitiller anlatılmıştır. Ayrıca insan vücudunun bütün uzuvları ile ilgili hastalıklardan, hastalık sebeplerinden ve tedavilerinden de bahsedilen eserde, çiçek kızamık gibi hastalıklar da tanıtılmıştır. Halk sağlığı ve koruyucu hekimlik yönü ile önemli bir eserdir. Aynı eserin 1683-BYEK, Elmalı 7226 numaralarda kayıtlı başka nüshaları da mevcuttur
4-RİSÂLE-İ TIBBİYE
Bölge Yazma Eserler 2739/2
Kaysûnî zâde Mehmed Nidâî
Yazma eserin, sırtı kahverengi meşin üzeri bezle kaplanmış mukavva ciltlidir. Alt kapağın bir kısmı kopmuştur. Harf filigranlı kâğıda nesih yazıyla manzum olarak yazılmıştır. Sınırlı sayıda kelime dışında metin harekesizdir. Yazmanın tamamı 45b-66a arasında 97+3 varaktır. Her sayfada 19 satır mevcuttur. 220x150-145x80 mm ebatlarındadır. Eserin müellifi, Kaysûnîzâde Mehmed Nidâî olup, müstensihi belli değildir.
5-MÜNTEHÂB-I ŞİFÂ
Bölge Yazma Eserler 7398
Hacı Paşa Celaleddin Hızır b. Ali Aydınî (ö. H.820/M.1417)
Yazma eser, kahverengi tam meşin, ciltlidir. Su yolu filigranlı kâğıda harekeli nesih yazıyla mensur yazılmıştır. Söz başları ve keşideler kırmızı mürekkep ile yazılmıştır. Yazmanın tamamı 188 varaktır. Her sayfada 15 satır mevcuttur. 236x174-170x115 mm ebatlarındadır. Eserin müellifi, Hacı Paşa Celaleddin Hızır b. Ali Aydınî (ö.H.820/M.1417)’dir. Müstensihi, Muhammed b. Muhammed ez-Zencerî (H.954/M.1547), istinsah tarihi (H. 954/M.1547)’ dir.
“Şifâü’l-Esgâm” isimli Arapça eserden seçmeler yapılarak Türkçe’ye çevrilmiştir. Üç bölümden oluşan eser; pratik ve teorik tıpla ilgili bilgi, yiyecek, içecek ve ilaçlar, son bölümde ise hastalıkların sebepleri, teçhiz ve tedavi yolları anlatılmaktadır. Aynı eserin bir başka nüshası da BYE Kütüphanesinde 1181 numarada kayıtlıdır. Bu nüshanın sonunda bir fihrist konulmuş ve bu fihriste eser 62 bölüme ayrılmıştır. Ayrıca eserin sonuna bir nasihatnâme eklenmiştir.
6-YÂDİGÂR-I İBN-İ ŞERİF
Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Nafiz Uzluk Bölümü 6840-6848
Tabib İbn-i Şerif
Yazma eser, kahverengi tam meşin, ciltlidir. Su yolu filigranlı kâğıda nesih yazıyla mensur yazılmıştır. Sınırlı sayıda kelime dışında metin harekesizdir. Bâb adları kırmızı mürekkep ile yazılmıştır. Yazmanın tamamı 159+2 varaktır. Her sayfada 21 satır mevcuttur. 265x204-200x125 mm ebatlarındadır. Eserin müellifi, Yadigâr-ı İbn Şerif , müstensihi; Helvacı zâde Ahmet, istinsah tarihi H.1076 / M.1665’tir.
Müellif eserin başında tıpla ilgilendiğini ve bu konuda birçok kitap okuduğunu araştırmalarda bulunduğunu belirtmektedir. 30 bölümden oluşan eserin başında bir fihrist sonunda da bir sözlük yer almaktadır.
Konu itibariyle: hastalık belirtileri, hijyen, hava, mesken, yiyecek ve giyecekler, sular, diyet ve koruyucu hekimlikle ilgili bilgiler yer almaktadır. Değişik hastalıklar ve tedavileriyle cerrahî müdahaleler sistematik bir biçimde incelenmiştir. Ayrıca son bölümünde tabiplere tavsiyeler yer almaktadır.
Bu önemli eserin telif tarihi 1425 olarak tahmin edilmektedir. Bu yönü ile Osmanlı döneminde Türkçe olarak yazılmış olan ilk beş tıp eseri arasında sayılabilir. Eserin müellifi hakkında çok fazla bilgi bulunmamaktadır. Müellif, Bursa Da’ruş-Şifası’nda hekimlik yapmıştır. Yazılış amacı halkın o günkü tıbbi ihtiyaçlarına cevap vermek olan eserin mukaddimesinde bu kitabın barış zamanın da olduğu kadar savaş sırasında da faydalı olacağını, sefer ve savaş zamanında bu eserin taşınarak ihtiyaç duyulduğunda kullanılması istenilmiştir. İbn-i Şerif Yâdigârı “sağlık saklamak ve hastalık def etmek” için yazdığını söyler. Koruyucu hekimlik yönünden önemli bir eserdir. Eski tıbba göre sağlıklı olmak ve hastalanmamak esas amaçtır. Buna çok önem verilir ve uyulması için büyük çaba gösterilirdi. Bu mühim eserin, Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi ile birlikte değişik kütüphanelerde birçok nüshası bulunmaktadır .
7-KİTAB-I TIB-I LÂTİF
Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Batman Koleksiyonu.
Yazma eser, Batman’da 2007 yılında meydana gelen sel felaketinde 21 gün su içinde kalan kitaplar arasından seçilerek Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi’ne getirilerek burada bakıma alınmıştır. Cildi kullanılamaz hale geldiğinden çeharkuşe kahverengi deri kapakları ebru kâğıt kaplı mukavva cilt yapılmıştır. Su yolu filigranlı kâğıda nesih yazıyla mensur yazılmıştır. Sınırlı sayıda kelime dışında metin harekesizdir. Bâb adları kırmızı mürekkep ile yazılmıştır. Yazmanın tamamı 152 varaktır. Her sayfada 19 satır mevcuttur. 197x145-160x100 mm ebatlarındadır. Eserin müellifi ve müstensihi belli değildir.
Eser, 107 bölümden oluşmaktadır. 1a, 3a, 61b, 65a, 152a ve 152b sayfalarında fevâit kayıtları vardır. Tıp sözlüğü ve fihrist de bulunmaktadır. Saç ve sakal dökülmesi, ağız ve dil kurumaları, mali hülya, sara, doğum ve cinsel konular gibi birçok tıbbî meseleler yalın bir dille anlatılmıştır.
8. EDVİYE-İ MÜFREDE
Bölge Yazma Eserler Malatya Koleksiyonu 7394
İshak b. Murad Geredeli (H.792/M.1389’da sağ)
Yazma eser, turuncu kâğıt kaplı mukavva ciltlidir. Su yolu filigranlı kâğıda harekeli nesih yazıyla mensur yazılmıştır. Söz başları ve ilaç isimleri kırmızı mürekkep ile yazılmıştır. Yazmanın tamamı 74+III varaktır. Her sayfada 15 satır mevcuttur. 230x165mm 171x113mm ebatlarındadır. Eserin müellifi, İshak b. Murad Geredeli (H.792/M.1389’da sağ) . Nüshanın istinsah tarihi (H.792/M.1376)’dır. Son üç sayfada hastalıkların isimleri yer almaktadır.
Türkçe tıp yazmalarının ilk örneklerinden olan kitabın ilk bölümünde ilaç ve bitkiler anlatılmaktadır. İkinci bölümde baş, göğüs ve karın boşluğu organları ile ateşli hastalıklar konu edilmiştir. Çeşitli tıp bilginlerinden derlemeler olan eserin sonunda tıp terimleri sözlüğü yer almaktadır.
9-RİSALE-İ CİMÂ
Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Elmalı Koleksiyonu 7302/2
Eser, filigranlı, sırtı kahverengi deri, kapakları desenli kâğıt kaplı mukavva ciltlidir. Salkımlı taç filigranlı kağıda nesih yazıyla mensur yazılmıştır. Yazmanın tamamı 21b-28b arasında 7 varaktır. Her sayfada 15 satır mevcuttur. 200x130mm 135x70mm ebatlarındadır. Eserin müellifi belli değildir.
10-RİSÂLE-İ FEYZİYYE FÎ’L-LUGÂTİ’L-MÜFREDÂTİ’T-TIBBİYYE
Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi SÜİF 163
Mustafa b. Muhammed b. Ahmed
Eser, sırtı meşin kağıt kaplı mukavva ciltlidir. Su yolu filigranlı kâğıda harekeli nesih yazıyla mensur yazılmıştır. Söz başları ve ilaç isimleri kırmızı mürekkep ile yazılmıştır.Ser levha müzehhebdir. Yazmanın tamamı 74+III varaktır. Her sayfada 21 satır mevcuttur. 221x130mm 156x82mm ebatlarındadır. Eserin müellifi, Mustafa b. Muhammed b. Ahmed, istinsah tarihi H. 1207 / dır. Son 1a’da dairevi bir mühür içinde: “Vakf-ı Hazreti Gâzî el-Hâc Evrenos Beğ Medrese-i Seyfullah der zamân-ı tevliyet-i Şerifzâde Sırrî Selim Beğ 1225” yazılıdır. Bu mühür her 10 varakta bir vurulmuştur
Eser, Kazasker Feyzullah Efendi adına kaleme alınmıştır, ilk bölümde Türkçe, ikinci bölümde Arapça olmak üzere alfabetik olarak bitkisel, madensel ve hayvansal birçok terimin karşılıkları verilir. Ancak Türkçe ve Arapça başlık altında tanıtılan ve tıbbî etkilerinden de kısaca bahsedilen devaların Latince, Hintçe gibi farklı dillerden açıklamaları da vardır. Az da olsa çeşitli müellif ve eserlerden alıntılar yapılmıştır. Arapça deva isimleri için Dâvûd-i Antâ-kî’nin Tezkiresi’ne müracaat ettiğini, ayrıca eserde olmayan ancak hekimler arasında bilinen ve kullanılan müfred devâları da aldığını, bunların Türkçe isimlerini ise halk arasında kullanılan kelimelerle yazdığını bildirir.
11-VESÂİL-İ MÜŞFİYE Lİ’ L-EBRÂZIL MÜŞKİLE
YusufAğa Kütüphanesi 480/1
Mustafa Feyzi
Eser, 20+3 Yk.23 St.40+5 Sy.215x130-170x80mm ebatlarındadır. Talik olarak kaleme alınmıştır. Meşin üzerine tam bez kaplı, mıklepli, şirazeli serlevha tezhipli ve sayfa kenarları altın cetvellidir.Tek cilt içinde 5 ayrı risâle vardır. Diğer risâleler de şunlardır:
a- Risâle-i Sevda-i Merakiye / Mustafa Feyzi
Risâle, 9 Yk.23 St.17 Sy.215x130-170x80mm ebatlarındadır. Talik yazı ile kaleme alınmıştır.
b- Maraz-i Efrec / Mustafa Feyzi
Risâle, 29 Yk.23 St.56 Sy.215x130-170x80mm ebatlarındadır. Talik hatla yazılmıştır.
c- Pelika Marazi / Mustafa Feyzi
Talik hatla yazılan bu risâlenin ebatları 10 Yk.23 St.18 Sy.215x130-170x80mm’dir.
d- Hummayı Rediyye Risâlesi / Mustafa Feyzi
Bu risâle de diğer risâleler gibi talik hatla yazılmıştır. Risâle, 4 Yk.23 St.47 Sy.215x130-170x80mm ebatlarındadır.
Batılı yazarların eserlerinden yararlanılarak hazırlanan eserde Ayaşlı Şaban-ı Şifâî’den yardım almıştır. Müellif, mukaddimede illet-i merâkıyye ile sevdâ-i merâkıyye hastalıklarının halk arasında yaygın olduğu, Arap ve Fars hekimlerinin bu iki hastalığı ayırt edemediklerinden, İslâm ve Batı kaynakları yanında kendisinin hastalar üzerinde denediği ilâçların faydalı olanlarını da bu iki risaleye eklediğini belirtmiştir. İslâmî tıp literatüründe Hummâ-yı Reddiye’den çok bahsedildiği halde tedavisi bulunmadığı için Meraz-ı efrece hastalıklarına ise hiç yer verilmediği için bu risâleyi yazdığını söylemiştir.
12- RİSÂLE Fİ’T-TIB
Bölge Yazma Eserler 1582
Nidâî
Yazma, gri bez kaplı mukavva cilt içinde olup, su yolu filigranlı kâğıda talik hatla, söz başları kırmızı mürekkeple yazılmıştır. Yazmanın tamamı 53 yaprak olup her sayfada 23 satır yazı vardır. 225x180-200x150 mm ebadında olup, müellifi kitabın sonunda Nidaî olarak geçmektedir. Sonunda çeşitli ilaç tariflerini ihtiva eden bir şiir vardır.
13- KİTÂB-I TIB
Bölge Yazma Eserler 2834
Yazma eser, kahverengi tam meşin şemseli, zencirekli, miklepli tamir olmuş bir cilt içindedir. Su yolu filigranlı kâğıda nesih hatla fasıllar ve duraklar kırmızı mürekkeple yazılmıştır. Bu kitap 477 yaprak olup, her sayfada 11 satır yazı vardır. 210x145/175x110 mm ebadında olup müellif adı tespit edilememiştir. Yazmanın sayfa kenarlarında Latince yazılar bulunmaktadır.
14- BANDAŞ
Bölge Yazma Eserler 3347
Yazma, siyah karton cilt içindedir. Cedit kâğıda rika hatla yazılmıştır. Cetveller siyah olup IV+14+3 yaprak vardır. 21 satır, 230x183/160x123 ebadındadır. Kitap adı ve müellif adı serlevhadan alınmıştır. Müellifi İsmail Efendi’dir.
15- RİSÂLE-İ EDVİYE
Bölge Yazma Eserler 3483
Yazma, siyah tam meşin cilt içinde olup su yolu filigranlı kâğıda bozuk nesih hatla yazılmıştır. 50 yaprak olup her sayfada 21 satır yazı vardır. 210x150/180x130 mm ebadındadır. İlk dört yaprakta çeşitli ilaç tarifleri vardır.
16- TUHFETUL-EB EN-NAFİATİ Lİ’R-RUHÂNİ VE’T-TIB
Bölge Yazma Eserler 4486
Yazma, kahverengi tam meşin, zencirekli cilt içindedir. Müellifi Hazerfen Hüseyin Efendi’dir. Suyolu filigranlı kâğıda nesih hatla yazılmıştır. Söz başları, keşideler ve cetveller kırmızı olup, 123 yapraktır. Her sayfada 23 satır bulunmakta olup 210x175/155x90 mm. ebadındadır.
17- MÜFREDÂT-I İLM-İ ECZÂ
Bölge Yazma Eserler 4842
Yazma, kahverengi tam meşin, salbek şemseli, zencirekli cilt içindedir. Taç filigranlı kâğıda nesih hatla yazılı olup, söz başları ve keşideleri kırmızı mürekkepledir. 145 yapraklıdır. Her sayfada 17 satır vardır. 180x130/140x85 mm ebadındadır. H.1165/M.1751’ de Molla Musa b. Hacı İsa tarafından istinsah edilmiştir. Başta ve kitabın muhtelif yerlerinde eksiklikler vardır.
18- HASTALIKLARIN TEDAVİSİ HAKKINDA BİR RİSÂLE
Bölge Yazma Eserler 0857/1
Yazma eserin, sırtı vişne rengi meşin mukavva cilt içinde olup, suyolu filigranlı kâğıda nesih hatla yazılmıştır. Kitap adı konusuna göre verilmiş olup kaynaklardan tespit edilememiştir. Konu başları kırmızı mürekkeple yazılmış, 12 yapraklıdır. 15 satırlı olup 170x110/110x60 mm ebadındadır. Manzum ve nesir olarak tertip edilmiş olup baş tarafı eksiktir.
19- MECMUÂ-İ TIB
Bölge Yazma Eserler 2739/1
Yazma eser, çarkuşe, kahverengi meşin, sırtı bez kaplı ebru kaplı yıpranmış mukavva ciltlidir. Yazarı Siyahî Karamanî Larendevî’dir. Arka kapağının bir kısmı kopmuş, yaprakları lekeli, şirazesi kısmen bozuktur. Konu başları kırmızı mürekkeple çift sütun halinde manzum olarak nesih hatla yazılmıştır. 1b-43a yaprakları arasındadır,19 satırlı olup 220x150/145x80 mm ebadındadır.
20- RİSÂLE-İ TIBBİYE
Bölge Yazma Eserler 2739/2
Yazma, çarkuşe kahverengi meşin, sırtı bez kaplı ebru kaplı yıpranmış mukavva ciltlidir. Yazarı Kaysunî zâde Mehmed Nidâî’dir. Arka kapağının bir kısmı kopmuş, yaprakları lekeli, şirazesi kısmen bozuktur.Konu başları kırmızı mürekkeple çift sütun halinde manzum olarak nesih hatla yazılmıştır. 45 b- 66 a yaprakları arasındadır,19 satırlı olup 220x150/145x80 mm ebadındadır.
21- RİSÂLE-İ TIB
Bölge Yazma Eserler 4723/1
Yazma eserin, sırtı kahverengi kapakları siyah meşin cilt içindedir. Üç tane hilâl bulunan filigranlı kâğıda rika hatla yazılmış olup bölüm başları ve keşideler kırmızı mürekkepledir. 2a-14a yaprakları arasında 17 satırlıdır.213x143/140x62 mm ebadındadır.
22- LUGAT-I MÜŞKİLÂTI ECZA
Bölge Yazma Eserler 4723/2
Yazma, sırtı kahverengi kapakları siyah meşin cilt içindedir. Müellifi Derviş Siyahî el-Karamanî el-Karendevî dir.Üç tane hilâl bulunan filigranlı kağıda rika hatla yazılmış olup bölüm başları ve keşideler kırmızı mürekkeptir. 14b-88a yaprakları arasında, 17 satırlıdır. 213x143/140x62 mm ebadındadır.
23- RİSÂLE-İ İLMİ’T-TIB
Bölge Yazma Eserler 4723/3
Yazma, sırtı kahverengi kapakları siyah meşin cilt içindedir. Üç tane hilâl bulunan filigranlı kağıda rika hatla yazılmış olup bölüm başları ve keşideler kırmızı mürekkeple yazılmıştır.100b-108b yaprakları arasında 17satırlıdır. 213x143/140x62 mm ebadındadır.
24- FEVÂİDÜ’L-CEDÎDE VE’L-KAVÂİDÜ’T-TAYYİBE
Bölge Yazma Eserler 4723/5
Yazma, sırtı kahverengi kapakları siyah meşin cilt içindedir. Müellifi Salih Efendi’dir. Üç tane hilâl bulunan filigranlı kağıda rika hatla yazılmış olup, bölüm başları ve keşideler kırmızı mürekkeptir. 187b-243b yaprakları arasında 17satırlıdır. 213x143/140x62 mm ebadındadır.
25- RİSÂLE-İ TIB
Bölge Yazma Eserler 4723/6
Yazma, sırtı kahverengi kapakları siyah meşin cilt içindedir.Üç tane hilâl bulunan filigranlı kâğıda nesih hatla yazılmış olup bölüm başları ve keşideler kırmızı mürekkeptir. 220a-243b yaprakları arasında 17 satırlıdır.213x143/140x62 mm ebadındadır.
SONUÇ
Tespit edilen yazma eserlerde çoğunlukla halka hitap edildiği için günlük ve son derece canlı bir Türkçe kullanılmıştır. Yazma eserler; dönemin dil yapısını ortaya koyduğu gibi, Arapça ve Farsça terimlerin Türkçe karşılıklarını, organ adları, hastalık adları, bitki adları hakkında verdiği bilgiler açısından da son derece önemlidir. Ayrıca bu metinler; ses bilgisi, şekil bilgisi ve cümle bilgisi alanlarında da zengin malzeme içermektedirler.
Türk tıp tarihi açısından bugüne kadar yapılan çalışmalar istenilen seviyeye ulaşmamıştır. En eski tıp eserlerinden günümüze, ülkemizde tıp biliminin geçirdiği evreler, doğu ve batı tıbbından neler alındığı, bunlara hekimlerimiz tarafından neler eklendiği, tarihsel tıp bilimi ile halk hekimliği arasındaki ilişkiler hakkında geniş bilgiler verilmesi bakımından bu el yazmaları büyük bir hazinedir. Tıp tarihçilerinin önemli kaynaklarından biri olan el yazmalarının gün ışığına çıkarılması ve araştırmacıların hizmetine sunulması bir zorunluluktur. Bu sebeple, dünyanın ve ülkemizin çeşitli yerlerinde bulunan tıpla ilgili yazma eserlerin devir, bağış ve satın alma yoluyla Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi’ne kazandırılarak sayılarının arttırılmasına devam edilmektedir. Tıp tarihiyle ilgili yazma eserler, ilgi ve ciddiyetle çalışacak tıp tarihçilerini beklemektedir.
KAYNAKÇA
Abdülvehhab bin Yusuf Ahmed el.Mardanî, Kitâbü’l-Müntehab fît-Tıp (823-1420), (Haz.: Ali
Haydar BAYAT), Merkez Efendi Geleneksel Tıp Derneği Yay. İstanbul, 2005.
AKDENİZ,Nil, Osmanlılar’da Hekim ve Hekimlik Ahlakı, İstanbul,1977.
Bağdatlı İsmail Paşa, Keşf el Zünun Zeyli I, (Haz.: Rıfat BİLGE) Milli Eğitim Basımevi, İstanbul, 1971-1972.
Bağdatlı İsmail Paşa, Hediyyetü’l-Arifin Esma’ü’l-Mü’ellifin ve Asarü’l-Musannifin I, (Haz. Rıfat BİLGE, Mahmut Kemal İNAL), Milli Eğitim Basımevi, İstanbul, 1951.
Bağdatlı, İsmail Paşa, Hediyyetü’l-Arifin Esma’ü’l-Mü’ellifin ve Asarü’l-Musannifin II, (Haz. Mahmut Kemal İNAL, Avni AKTUÇ), Maarif Basımevi, İstanbul, 1955.
BAYRAKTAR, Nail, Atatürk Kitaplığı Osman Ergin Yazmaları Alfabetik Kataloğu I,II,III.IV, Büyükşehir Belediye Başkanlığı Kütüphaneler ve Müzeler Müdürlüğü, İstanbul, 1993..
BULUT, Veysel, Osmanlı Tabii ve Tatbiki Bilimler Literatürü Tarihi I, (Ed.: Ekmeleddin İHSANOĞLU), İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi, İstanbul, 2006.
Bursalı Mehmet Tahir, Osmanlı Müellifleri I-II-III ve Ahmed Remzi Akyürek “Miftâhu’l-Kütüb ve Esâmî-i Müellifîn” Fihristi, (Haz.: Mustafa TATCI, Cemal KURNAZ), Bizim Büro Basımevi, Ankara, 2000.
CUNBUR, Müjgan, Dursun KAYA, Hacı YILMAZ, Niyazi ÜNVER, Türkiye Basmaları Toplu Kataloğu; Arap Harfli Türkçe Eserler (1729-1928) V, Kültür Bakanlığı Milli Kütüphane Başkanlığı, Ankara, 1998.
İHSANOĞLU, Ekmeleddin, Ramazan ŞEŞEN, M. Serdar BEKAR, Gülcan GÜNDÜZ, Veysel BULUT, Osmanlı Tabii ve Tatbiki Bilimler Literatürü Tarihi II, İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi, İstanbul, 2006.
İZGİ, Cevat, Cemil AKPINAR, Ramazan ŞEŞEN, İslami Tıp Yazmaları Kataloğu (Arapça-Türkçe-Farsça)-Türkiye Kütüphanelerinde-, (Ed.: Ekmeleddin İHSANOĞLU), İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırmaları Merkezi, Renkler Matbaa, İstanbul, 1984.
KARATAY, Fehmi Edhem, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Kataloğu II, Topkapı Sarayı Müzesi, İstanbul, 1961.
Katip ÇELEBİ, Keşf el-Zünun an Esami’il Kütübi ve’l Fünun I-II, (Haz.: Şerafettin YALTKAYA, Rıfat BİLGE), Milli Eğitim Basımevi, İstanbul, 1971.
Osman Şevki, Osmanlı Tababet Tarihi, Hilal Matbaası, İstanbul, 1334.
----------------, ,Beşbuçuk Asırlık Türk Tabâbet Tarihi,Matbaa-i Amire İstanbul, 1341.
ÖNLER, Zafer, Celâlüddin Hızır (Hacı Paşa) Müntehâb-ı Şifâ, Giriş, Metin, TDK Yay., Ankara,1990.
Tabib İbn-i Şerif, Yadigâr 15. yy. Türkçe Tıp Kitabı, Yâdigâr-ı İbn-i Şerif, (Haz.: M. Yahya OKUTAN- Doğan KOÇER- Mecit YILDIZ), Merkez Efendi Geleneksel Tıp Derneği Yay., İstanbul, 2004.
YILMAZ, Coşkun, Nejlet YILMAZ,Osmanlılar’da Sağlı, Biofarma, İstanbul, 2006.
Yorumlar