İSTİKLAL MARŞININ KABULÜNÜN 100. YILINDA KONYA’DA YAPILAN BİR PANEL DEĞERLENDİRMESİ

   

 

 

İSTİKLAL MARŞININ KABULÜNÜN 100. YILINDA KONYA’DA YAPILAN   BİR PANEL DEĞERLENDİRMESİ

Bekir ŞAHİN

Sevgili Anadolu Mekrebi öğrencileri

Sizlere, sevgili diye hitapla söze başlıyorum. Böyle hitap ediyorum çünkü Mehmed Akif ile ilgili bu böyle bir programın düzenlenmesi onu tanımak, anlamak ve anlatmak isteyişin delilidir.

Akif okumalarıyla Akif’in dünyasına giden yolun bir yolcusu olabilmenin bahtiyarlığı içinde olduğunuzu burada aynel yakın gördük. Bu yol ise ihlâsın, sevginin, ilmin ve yüksek ahlâkın yoludur. Bu yolun her yolcusu ise azizdir, sevgilidir.

Bu yolun yolcuları olmayı hayatın en aslî ve mes’ud gayesi bilen Anadolu Mektebi ve Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü Akif’i farklı yönleriyle ele almayı, böylece hem onun hatırasına minnet ve şükran duygularını, hem de davasına hizmet iradesini ifade etmek istekleri olarak değerlendirilmektedir.

Dikkat, alâka ve coşku ile takip edildiğini düşündüğümüz bu toplantılarda dile getirilen bilgi, fikir ve görüşlerin, sadece dinleyenlerin gönül ve hafızalarında unutulup kaybolacak tatlı bir hatıra olması yerine onları kitaplaştırılarak elden ele ve nesilden nesille intikal edebilecek bir yazılı belge halinde toplama gayretinin de olacağına inanıyoruz.

Mehmed Akif, Müslüman Türk’ü, cemiyetin her kesimi ve hayatın her safhasında bütünü ile tanıyan, öyle yaşayan, duyan ve bu duyuşları en güzel ifadelendiren nadir bir san’atkâr olarak anılmayı hak etmektedir.

 Bunun yanında onu, Türk’ü 1000 senedir Türk yapan iman kutbuna katıksız bağlılığı ile bir inanmış, idealist bir dava adamı olarak ta tanımaya, öğrenmeye muhtacız. Ve hele bu davanın tezatsız ahlâk anlayışı ile sürdürdüğü ve süslediği hayatı onu, çok müstesna bir sembol şahsiyet haline getirmiştir.

İnsanın büyük ve ulvî varlık gayesi unutturulmuş, yüksek ahlâki değerlere sırt çevrilmiş bir dünyada, günü birlik basit ve ufak menfaat çekişmeleriyle çirkinleştirilmiş bir hayat mücadelesinin hızlanarak sürdüğü çağımızda Akif’in örnek şahsiyetti, iman ve ahlâk bütünlüğü genç nesillerimizin şanslı çocuklarına emsal olabilmelidir.

Müslüman Türk nasıl Çanakkale ve İstiklâl mücadelesinde akıl, mantık ve rakamlarla çevrili madde duvarını aşmış, inanılmaz zaferler kazanmışsa Akif te bu iki büyük mücadelenin şiirle ifadelendirilmişse san’atın boyutlarını aşmış bulunuyor.

 O, Türk Dili aracılığı ile Türk insanının gönlüne ebed müddet unutulmayacak, ihmal edilemeyecek duygu ve iman pırıltılarını ve hayat düsturunu da emanet etmiş oluyor. İşte, İstiklâl Marşımızdaki bu duyguyu ve inanış, Türk İnsanına tarihinin içinden gelen en asli ve hayati mirası gönüllerimizde ve hür vatan ufkunda dalgalandırıyor.

Anadolu mektebi, güçlü karakterli, yerli ve milli hasletleri benimsemiş okuyan, düşünen, üreten gençlerin yetiştiği bir okul. Bu gençlik ülkemizin geleceğinde söz sahibi olmaya şimdiden aday. Sami Güçlü hocamız Anadolu'ya adım adım gezerek öz benliğimizin oluşmasına milli kimliğimizin yerleşmesine inanılmaz katkılarda bulunuyor.

Yetiştirdiği ve yetiştireceği yazarlarımızla geleceğimizi inşa ediyor. Anadolu mektebi tarihe kayıt düşüyor. Yiğit düştüğü yerden kalkıyor. Diken battığı yerden çıkıyor. Anadolu mektebi birliğimizi kültürümüze, medeniyetimize kısaca Anadolu irfanına sahip çıkıyor. Onu yeniden ihya ediyor.

            Bu cümleden olarak Anadolu mektebi yürütme kurulu başkanı Sami Güçlü hocamıza ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

 

 Değerlendirme

 Arkadaşlarımız Mehmet Akif’i çok iyi okumuşlar, anlamışlar ve özümsemişler. Tabii ki kendi yorumlarını da katarakt sunumlarını keyifli bir şekilde icra ettiler. Teşekkür ediyorum.

            Nursena Ergin,  istiklal Marşı’mızı anlamını duygulu bir şekilde anlattı. Ulu olan milletimiz için uluyanların başarısız olacağını veciz bir şekilde ifade etmiştir. Ezandan Sela'dan rahatsız olanlar hep olmuştur olacaktır

Elif Bıçakçı, emperyalizmin hakkında hep güçlünün yanında olduğunu ilginç tespitlerle yorumladı. Kendi menfaatinden için her yolu mubah kılan bir zihniyet olduğunu da örnekleriyle veciz bir şekilde ifade etti.

Talip Gültekin, Akif’in tarihi kişiliği ve ahlakını ilginç tespitler ile anlattı. Akif’teki sahiciliğe vurguda bulundu. Erdemli toplum fertleri bu ahlaki yapıyı örnek olacak olursa Akif'in bu yönü toplumun hastalıklarına deva olacağını örneklerle açıkladı. Akif’i öğretmenlere olan mesajını da anlatan Gültekin toplumun namusunu her şartla koruyanların “Asım” diye adlandırıldığını ifade ettiler.

Fatma Cicibıyık biz Mehmet Akif’te Aile ve toplum konuşması kaplayıcı bir şekilde anlattı. Bugün toplumumuzun kanayan yarasına parmak bastı.

Hassaten bütün konuşmacılara teşekkür ediyorum. Buradaki güzel anlatımlar yazılı hale getirilerek ebedi iyileştirilmeli Mehmet Akif'in Anadolu mektebi Konya'da okunmasını ve bu programın Konya'da yapılmasını önemsiyoruz.

Mehmet Akif'in Konya ziyaretleri, Konya ile ilgili münasebetleri Konya'nın milli Mücadele’ye katkıları bağlamında bu paneli önemsiyoruz. Konya kadim başkent, tarihi geçmişi ile kültürel birikimi ile her daim Akif'in düşlediği Asım’ın neslini yetiştirmiştir.

            Konya, Anadolu'yu vatan şehirleri yaşanılabilir kılanlara mektep olmuştur. Bugün bu erdemli mektebin talebeleri arasında olmak bahtiyarlığını bahşeden cenabı hakka şükrediyorum. Bu mektebin Hami’lerine de teşekkürler ediyoruz.

Konya Mehmet Akif’i her zaman kucaklamıştır. Milli mücadele döneminde bağrına bastığı gibi son yolculuğuna uğurlanırken Konyalı Ahmet Ateş’in eşi Fikret Hanım 28 Aralık 1936'da İstiklal Caddesi üzerinde Mısır apartmanında vefat eden Akif'in cenazesini 4 adamla musalla taşına koyduğunu görür. Örtüsüz çıplak tabutu gören Fikret Hanım çevresindeki arkadaşlarını toplamaya başlar. Emin Efendi lokantasındaki Türk bayrağını alarak tabuta örter. Akif'in cenazesi farklı detaylarla anlatılır bir cenaze olmuştur. Abdülkadir Karahan emniyet müdürü Müslüm cenazeye katılanları uyardığını düzenleyenler arasında bulunanlara soruşturma açılacağını ifade eder.

 

Mehmet Akif’e dair ilgi ve sevginin hatta Aşkın devamını diliyorum. Mehmet Akif yazanlar hep erkek yazarlar istisnası var mı bilmiyorum. Bu mektep Asım’ın neslini yetiştiriyor diye düşünüyorum .

Akif'in hayalini kurduğu Asım’ın neslinin yetişmesi onun ruhunu şâd ediyor.

Bu programın Akif ile ilgili tiyatro metinlerinin çoğalacağı,  Akif’ten modern çağın iletişim araçlarına taşınacağı sinema, müzik, fotoğraf, resim, minyatür gibi alanlarda yayılacağı, çizgi filmlerle, değişik animasyonlarla insanlığa anlatılacağı ümidini veriyor. Çünkü Mehmet Akif sade bizim değil tüm mazlum ve mağdur milletlerin şairidir, sözcüsüdür, gür sedasıdır.

Bu programı düzenleyen okuyan anlatan dinleyen herkese gönülden teşekkür ediyorum.

Allah milletimize tekrar İstiklal marşı yazdırmasın. Asım’ın nesli çoğalsın dualarıyla değerlendirmemi sonlandırıyorum. tekrar tekrar teşekkürler ediyorum.


 

Yorumlar

Popüler Yayınlar