AHİLİK ANSİKLOPEDİSİ
Bekir Şahin
Ahilik, İslam Medeniyeti içinde bizim
kültürümüzün; yaşanabilir bir dünya, huzurlu bir toplum meydana getirme
projesidir. Ve muvaffak olmuş bir projedir. Bu önemli medeniyet projesi
öncelikle Türkiye Selçuklu Devleti’nin başkenti olan Konya’da yapılanmıştır.
Daha sonra da Kırşehir Ahiliğin merkezi haline gelmiştir.
Bu önemli konu ile ilgili; XX.
yüzyılın başlarından itibaren bilimsel kriterlere uygun olarak incelenmeye
başlanıp önce, tasavvufla ilgili çalışmalarda bir bölüm olarak yer aldı. Daha
sonra da Ahilikle ilgili müstakil tezler yapıldı, kitaplar yayımlandı.
Ancak; Ahi olmanın temel
ilkeleri, kurum olarak Ahiliğin amaçları, Ahiliğin sosyal, siyasi, askerî ve
kültürel fonksiyonları, Ahiliğin vizyon ve misyonu, Ahilikte örgütlenme ve
yönetim bölümünde yiğitbaşı, kethüda gibi görevliler ile Ahi meclisleri ve
toplantıları, Ahiliğin günümüzdeki ombudsmanlık kurumu ile benzerliği,
Esnaflara ait Orta Sandığı ve özellikleri Ahiliğin eğitim boyutu, Askerî,
meslekî eğitimde Ahiliğin önemi ,Ahi
zaviyeleri, çırak ve ustaların eğitimi, ustalık ve diploma törenleri gibi konular tekrar hatırlanmalı ve
özümsenerek hayatımıza geçmeli idi.
Bu arada Ahilikte kalite
anlayışı ile günümüzdeki Toplam Kalite
anlayışı arasındaki benzerlikler Stratejik kalite yönetimi, kontrol ve
değerlendirme, ISO 9000, TSE gibi günümüz uygulamaları ile Ahilikteki benzer
uygulamalar, Ahi yapıları..vb pek çok konuların derli toplu bir kaynak eserde
toplanmalıydı. Yıllardır böyle bir
eserin yokluğu hissedilmekteydi. Bu eksiklik ciddi, belgelere dayalı, her
kesime hitap edebilecek bir eserle kısmen de olsa giderile bilirdi.
İşte bu amaçla Gümrük ve Ticaret Bakanlığı harekete geçti. Proje
Koordinatörü ve Komisyon Başkanı : Prof Dr. Yusuf KÜÇÜKDAĞ,Yayın Editörleri: Prof Dr. Yusuf
KÜÇÜKDAĞ, Yrd. Doç. Dr. Yaşar ERDEMİR, Bekir ŞAHİN. Yayın Kurulu:
Prof. Dr. İlhan ŞAHİN, Prof. Dr. Reşat ÖNGÖREN, Prof. Dr. H. Mustafa
ERAVCI, Prof. Dr. Ali BORAN, Doç. Dr. Caner ARABACI,Doç. Dr. İsmail ÇİFTÇİOĞLU,
Doç. Dr. M. Murat ÖNTUĞ, Doç. Dr Barış SARIKÖSE, Yrd. Doç. Dr. Ayşe DEĞERLİ,
Yrd. Doç. Dr. Cemile TEKİN’ den oluşan bir ekiple işe başladı. Bunların yanında
değişik üniversitelerimizden yaklaşık 160 bilim insanı yazı kurulunda yer aldı.
Uzun ve yorucu ancak bir
o kadar da zevkli bir çalışmanın sonucunda iki ciltlik bir Ahilik Ansiklopedisi
ortaya çıktı.
Bu eserde; Türkiye
Selçukluları’nın devamı olan Osmanlı Devleti’nin kuruluşuna destek vermek üzere
başkent Konya ve çevresinden Ahi kökenli devlet adamlarıyla mutasavvıflar, Selçuklu
sultanlarınca Osmanlı Beyliği’ne gönderildiler. Bunlar, Osmanlı ailesinin
Ahilik kuralları çerçevesinde devlet kurmasına yardım ettiler. Doğal olarak
kuruluş dönemi hükümdarları, Ahilerden etkilendiler. İcraatlarıyla kendileri de
birer Ahi olarak tarihe geçtiler. Bu durum göz önüne alınarak Kuruluş Dönemi
Osmanlı Beyleri ile bunları yönlendiren önder Ahiler ayrı başlıklar altında
incelenmesi yapılıyor.
Ahilik, Türkiye
Selçukluları’ndan sonra Anadolu’da kurulan beyliklerde de etkili oldu. Bu
dönemde çok sayıda Ahi, tekke, zaviye, mektep, medrese, cami ve mescit
yaptırdı. Osmanlı döneminde özellikle şehirlerde debbağhane, saraçhane gibi
esnafların yoğun oldukları iş yerleriyle ticaretin hareketli olduğu bedesten,
arasta gibi ticaret yapılarına ansiklopedide yer verildi. Osmanlı döneminde
şehir merkezleri dışında, özellikle kırsal kesimde Ahi zaviyesi yapılanması
devam etti. Yüzlerce zaviyenin bulunduğu, BOA ve VGMA’daki belgeler ışığında tespit
edildiğini, çok sayıda araştırmacının çalışmalarından da yararlanılarak Ahi
zaviyelerin, ayrı başlıklar altında yazıldığını, vakfiyelerin fotoğraflarının
tanıtım maddeleriyle birlikte ansiklopedide yer aldığını görüyoruz.
Ahiliğin etkisi ile
örgütlenen esnaflar bilindiği üzere, Osmanlı Devleti’nde XVI. yüzyıldan sonra
Loncalarda kümelenmeye başladılar. Bundan sonra Ahilik, görünürde etkisini kaybetmiş oldu. Ancak tüm esnaf teşkilatlarında Ahilik
kültürünün usul ve adabı devam ettirildi. Bunun için Ahiliğin devamı
durumundaki Lonca teşkilatı ile esnaf grupları ve bunlara dair oluşan kurumlar
ile ilgili öz, ama tatmin edici bilgiler
veriliyor.
Osmanlı Devleti’nde hemen
her alanda olduğu gibi Tanzimat’la birlikte (1839) esnaf teşkilatlarında da
yapısal değişikliğe gidildi. Önce Fütüvvet ve Ahilik, sonra Lonca kuralları
çerçevesinde yüzlerce yıllık süreç içinde yapısal olarak şekillenen esnaflarda
XIX. yüzyılda başlayan Batılılaşma sonucu meydana gelen değişime yönelik
yapılan yüksek lisans tezleriyle yayımlanan kitaplar ve yazarları tanıma imkânı
buluyoruz.
Cumhuriyet döneminde
gerçekleşen inkılâplar sonucu Osmanlı’dan kalan tüm kurumlar gibi, zanaat ve
ticarette de yeniden yapılanmaya gidildi. Ahiliğin devamı olarak kabul
edilebilecek esnaf ve sanatkârlara yönelik kurumlar ile bunlarla ilgili
yapılmış bilimsel çalışmalar ve yazarları ansiklopedide ayrı ayrı tanıtıldığını
müşahede etmek mümkün.
Ahiliğin Anadolu
toprakları dışındaki durumunun tespit edilmesi için İran, Orta Asya ve
Azerbaycan bölgelerini çalışan bilim adamlarıyla temasa geçildi. Geçmişte
Azerbaycan’da bu konuda yapılanmanın olduğu belirlendi. Azerbaycan’da Ahilik
konusunda öne çıkan isimlerle mimari yapılar da maddeleştirilmiş vaziyette.
Türk esnaf
teşkilatlarıyla ilgili Balkanlarda Osmanlı yapılanması, bugün için ayakta
bulunan mimari eserler, başta Osmanlı arşiv kaynakları olmak üzere bu konuda
bilim adamlarınca ortaya konan Sırpça, Boşnakça, Hırvatça araştırmalarla bu
konuda emeği geçen bilim adamları tanıtılmış.
Bunun dışında Ahilikle
ilgili eser veren Türkologların kitaplarıyla biyografileri de ayrı başlıklar
altında değerlendirilmiştir.
Esnafla halk arasında,
hemen her mesleğin bir pirinin bulunduğuna dair inanç yaygındır. Bu husus göz
önüne alınarak, esnaf pirleri olarak kabul edilen başta konuyla ilgili
peygamberler olmak üzere birçok kişinin biyografisi özet olarak verilmiştir.
Ahiliğin XV. yüzyıldan
sonra devamı olan esnaf ve sanatkârların iş ve üretim yerleri durumundaki
çarşı, pazar, debbağhane, bedesten ve arasta ile bu iş yerlerinde yapılmış;
günümüze kadar varlıklarını muhafaza etmiş bir kısım cami, mescit, mektep,
medrese gibi yapılar, maddeler halinde alınmış ve Ahiliğin etki alanları
böylece göz önüne serilmiştir.
Bu Ansiklopedisi ile ilk
defa Ahilik toplu olarak değerlendirilmiş; bu konuyu çalışmak isteyenlere geniş
bir perspektif sunulmuştur.
Ansiklopedi hem halkın hem de akademik
dünyanın istifade edeceği düzeyde kaynak bir eser olarak yayın dünyasına
kazandırılmıştır.
Fütüvvet ve Ahilik’le
ilgili maddeler hazırlanırken temel kaynak olarak öncelikle BOA, VGMA, Kadı
Sicilleri’ndeki konuyla ilgili belgeler ile diğer kaynaklar ve yayınlardaki
bilgilerin kullanıldığını görmekteyiz.
Ansiklopedi’de fütüvvet
ve Ahiliğe yönelik ana konular başta olmak üzere, bu sahada günümüze kadar
değişik şekillerde ortaya çıkan örf, adet ve ritüeller, Türk halk kültürünün
parçaları olarak çok kısa da olsa ayrı madde başlıkları altında tanıtılmıştır.
Ahilik kültürü içinde yer alan deyimlere, terime ve kelimelere insanların toplu
olarak kolayca ulaşmalarını sağlayacağını ümit ederiz.
Daha pek çok konunun yer
aldığı bu eserde; Ahilikle ilgili bilinenlerin yanında hiç bilinmeyenler,
hatta; Ahilikle ilgili yanlış bilinen doğrular, doğru bilinen yanlışlarında
ortaya konulduğu görülmektedir.
Bu önemli eserin ortaya
çıkması projesini başlatan eski Gümrük ve Ticaret Bakanı Sayın Hayati Yazıcı
Bey’e, Ansiklopedinin basımını ve dağıtımını sağlayan yeni Gümrük ve Ticaret
Bakan Sayın Nütettin Canikli Bey’e,
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Sayın Ziya Altunyaldız Bey’e, Esnaf
ve Sanatkârlar Genel Müdürü Sayın Necmettin Erkal Bey’e, Büyük emek sarfeden,
uykularını bile terk edecek kadar zahmetlere katlanan Halil Erdoğan Bey’e, Gümrük
ve Ticaret Bakanlığı’nın çalışanlarına ve Sponsor Şekerbank’a teşekkür ederiz.
22-27 Eylül tarihleri
arasında kutlanacak Ahilik Haftası’nın da hayırlara vesile olmasını dileriz
r.
Yorumlar