Saidili
Konya Vilâyet Salnâmelerine Göre Saidili
Nahiyesi’nin İdarî ve Sosyo-Ekonomik
Yapısı
Adminisrative and Soscio-Economic Structure of Saidili
Township According to Konya Province Yearbooks
Barış SARIKÖSE
*
ÖZET
Osmanlı döneminde Konya’ya bağlı nahiyelerden biri de Saidili nahiyesidir. Nahiyenin
merkezi Kadınhanı kasabasıdır. Zamanla Saidili nahiyesinin idarî yapısında değişiklikler
meydana gelmiştir. Saidili, XVIII. yy.’da kaza olmuş, XIX. yy. başlarında tekrar nahiyeye
dönüştürülmüştür. Nahiyeye bağlı köy sayısında da değişiklikler olduğu görülmektedir.
Kanuni döneminde 40 civarında olan köy sayısı zamanla dokuza kadar düşmüştür. XIX.
yy. sonlarında nahiyeye muhacirlerin iskân edilmesi ile yeni köyler kurulmuştur. Nüfus
da muhacir iskânına bağlı olarak nahiye genelinde artmıştır. Osmanlı genelinde
uygulanan nahiye idarî teşkilatlanması, Saidili nahiyesinde de uygulanmış, idarî yapıda
yeni birimler oluşturulmuştur. Tekrar kaza haline getirilen Saidili nahiyesinin
sınırlarında da idarî yapıda meydana gelen gelişmelerden dolayı değişiklikler
yaşanmıştır. Saidili adı, zamanla unutulurken nahiyenin merkezi olan Kadınhanı kasabası
adı ön plana çıkmıştır. Kadınhanı, günümüze kadar Konya’ya bağlı kazalardan biri olarak
idarî sistemdeki yerini almıştır. Saidili nahiyesinin idarî ve demografik yapısında
değişmeler meydana gelirken, tarım ve hayvancılığa dayalı ekonomik yapıda pek fazla
değişim meydana gelmemiştir. Nahiyede faaliyette bulunan eğitim kurumları sayesinde
XIX. yy. sonlarında nahiyede eğitim seviyesinde yükselme olduğu görülmektedir. Bu
araştırmada Saidili nahiyesinin XIX. yy. sonlarındaki idarî, demografik ve sosyoekonomik
yapısı Konya Vilayet Salnâmeleri’ne göre değerlendirilmiştir.
•
*
Yrd. Doç. Dr., Karabük Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü Öğretim Üyesi
294
• TÜRKIYAT ARASTIRMALARI DERGISI
ANAHTAR KELİMELER
Konya, Kadınhanı, Saidili, Nahiye, Salnâme
•
ABSTRACT
One of the township connected to Konya was Saidili township. The centre of township
was Kadınhanı town. Changes in the administrative of Saidili township had occured in
times. Saidili had been district in XVIII’th century, after that converted as a township at
the early of XIX’th century. It has seen that changes had been in the number of villages
connected to township. The number of villages was 40 in Kanuni period, had fell down to
nine. New villages had established after emigrant settled. The population had increased
in the general of township. The administration organization of township had applied in
general had applied in Saidili township, new units had been created in administrative
structure. Changes in the border of Saidili township had occured because of the
development in administrative structure after being a district of Saidili township. The
name of Kadınhanı town to came forward after had been forgotten the name of Saidili in
times. Kadınhanı has been a district connected to Konya in administrative system to
nowadays. Some changes had been in administrative and demographic structure changes
hadn’t been in economic stucture which depended on farming and livestock. Increase has
seen in education level owing to education foundations had activitied in township. The
administrative, demographic and sosico-economic structure of Saidili township at the
end of XX’th century was evaluated according to Yearbooks of Konya province.
•
KEYWORDS
Konya, Kadınhanı, Saidili, Township, Yearbooks
TÜRK
IYAT ARASTIRMALARI DERGISI • 295
GİRİŞ
Selçuklular döneminde Anadolu’da her 30-40 km mesafede, önemli yol ve
kavşaklar üzerinde sultanlar, devlet adamları ve önemli şahsiyetler tarafından
kervansaray ve hanlar inşa ettirilmiştir (Orhonlu, 1990: 29). Raziyye Hatun
tarafından da Konya-İstanbul yolu üzerinde bir han inşa ettirip buraya vakıflar
tahsis edilmiştir. Bu hanın, Devlet Hatun adına yaptırıldığı vakfiye ve arşiv
belgelerinden öğrenilmektedir. Devlet Hatun’un adı Raziyye olup hanı, 1223’te
yaptırmıştır. Saidili’ndeki handan dolayı burasının adı zamanla Kadınhanı
olmuştur (Konyalı 1997: 386). Önemli yol güzergâhında olmasından dolayı han
ve çevresi, Selçuklulardan sonra Osmanlılar döneminde de önemini korumaya
devam etmiştir.
Konya ile birlikte Saidili ve çevresi de kesin olarak Fatih döneminde
Osmanlı sınırları içine girmiştir (Uzunçarşılı, 1988: 108). Saidili adıyla
Konya’ya bağlı bir nahiye teşekkül ettirilmiştir. Kanuni dönemine ait 1530
tarihli tahrir defterinde Saidili, Konya’ya bağlı nahiyelerden biridir. Nahiye
sınırları içinde 40’tan fazla köy, 60’a yakın mezra ve Alipaşaçiftliği adlı bir
çiftlik vardı (BOA, 1996: 16-44). 1584 tarihli Tahrir Defterine göre; Sahra-yı
Konya, Saidili, Sudirhemi ve Hatunsaray Konya’nın nahiyeleridir. Saidili’nin
bu dönemde ileride kasaba olacak potansiyele sahip bir köyü bulunmaktaydı
(Faroqhi, 2000: 246-247). Bu köy büyük olasılıkla Kadınhanı idi. Kadınhanı,
daha sonraki dönemlerde nahiyenin merkezi olmuştur.
Tablo 1
: 1530’da Saidili’ne bağlı köy ve mezralar:
Köy Mezra
Apsarı Lâdik Ada Halilsarayı Samut
Ballık Öşekci Ağcalar Haramikuyusu Senir
Bengi Said Alakız İncüğez Sivrikilise
Bozuk Saray-ini Aşağıdağdur İnlüce-viran Taş-kesdük
Çandır Saraycık Aşağıkirniç İsabey-sarayı Tekür-satan
Çavuş Serrac Atluhisar Kalburcu Uğruca-öz
Çeltük Seyrek Avcıkaya Karaköy Uşak-öyüğü
Çeşmecik Tasın Bağ-i Hasan Karaöyük Uzuncakuyu
296
• TÜRKIYAT ARASTIRMALARI DERGISI
Devekaya Yeğanlu Baliışık Keşçi-başı Üç-ağıl
Göresünler Yenice Celal Kelemiç Halid
Günaypınar Yenicekayı Çakmak Kırca Rüstemçiftliği
Hacıpınar Üçkayı Çardakkaya Kısacıklar Rahmanlar
Harun Zengi Çeşmecik Kızıl-viran Gönançiftliği
Hatun Zezeve Dağdura Kildiros Osmancık
Kâfirdeğirmeni Kirlü Deniş Koz-ağacı Orta-Viran
Karasevinç Koçmar Dığrak Kuyumcu Gölsek
Kestel Kökez Doğanöyüğü Mermerlüce Ortakuyu
Kındıras Hacıpınar Emir-hani Meydan-viran Gögeninovası
Kilisecik Kuyucak Emir-Seydi Mihmad-Arab
Kilise-ini Gelemiç Navina
Sonraki asırlarda Saidili çevresinde de eşkıya saldırıları neticesinde birçok
köyün boşaldığı anlaşılmaktadır. Boşalan köylere Türkmen oymak ve
cemaatleri iskân edilmek suretiyle nahiye nüfus bakımından takviye edilmiştir.
Kadınhanı ve çevresi eşkıya saldırılarından dolayı, 1721-1727 yılları
arasında boşalmış olduğundan han çevresine Boz-ulus oymakları yanında diğer
cemaatler de yerleştirilmiştir (Ceran, 2000: 725). Kadınhanı’na 1721’de Bozulus’a
mensup boylar iskân edilmiştir. Oğul-beyli oymağından Sarılı, Derili,
Abdurrahmanlı, Karasarılı, Hacılı obaları, Kadınhanı’na iskân edilmiş, eski
yerleşik ahali ile birlikte yeni yerleşenlerle nüfus arttığından hanın arazisi
yetmediğinden etraftaki boş araziler de han sınırları içine alınmıştır (Orhonlu,
1990: 110). Yine Kadınhanı’na bağlı Atlandı köyüne Boz-ulus oymaklarından
Küşne, Kara Halilli, Danişmendli, Çiyan oymaklarından 200 ev kendi arzusu ile
yerleşmişlerdir (Orhonlu, 1990: 114). Bütün bu iskân faaliyetlerine rağmen yine
aynı tarihlerde Kadınhanı reayası bir ara dağılarak başka yerlere gitmişlerdir
(Halaçoğlu, 1991: 68).
Saidili, uzun asırlar idarî taksimatta nahiye olarak yerini korumuş; ancak
XVIII. yy.’dan itibaren idarî yapıda yeni düzenlemeler yapılmıştır. Saidili,
Konya’ya tabi bir nahiye iken 1624-1625’ten itibaren birkaç kez kaza olmuş,
kaza durumu bir ara iptal edilmiş, 1784’te tekrar müstakil kaza haline
getirilmiştir. 1848 salnamesine göre Saidili, kaza durumundadır (Tuş, 2007: 31-
TÜRK
IYAT ARASTIRMALARI DERGISI • 297
33). H.1285-1286/M.1868-1870’te bir ara Ilgın kazasına bağlanmıştır (KVS, 1285:
72; KVS, 1286: 39). H.1291/1874-1875’te Saidili nahiyesi, Hatunsaray ve
Sudirhemi nahiyeleri ile birlikte Konya’ya bağlıdır (KVS, 1291: 37).
Nahiyeye bağlı köylerin sayılarında XIX. yy.’a kadar bir düşüş olmuştur.
Köy sayısındaki düşüşün temel nedeni eşkıya saldırıları sonucu bazı köylerin
boşalması, bazı köylerin de diğer idarî birimlere bağlanmasıdır. Ayrıca XIX.
yy.’da tımar teşkilatının lağvedilmesi ile köylerin hızlı bir şekilde boşaldığı da
bilinmektedir. Nahiyedeki köy sayısı bir ara dokuza kadar düşmüş; ancak XIX.
yy.’da muhacirler için kurulan yeni yerleşim birimleri ile köy sayısı artmıştır.
Cumhuriyet’in ilk yıllarında tekrar kaza haline gelen Saidili sınırları içinde
1922’de İnevi ve Yeniceoba nahiyeleri bulunmaktaydı (Doktor Nazmi, 2009: 72).
Saidili’nin Cumhuriyet’le birlikte kaza statüsü devam ettirilmiş, zamanla
nahiyenin adı olan Saidili adı yerine nahiyenin merkezi olan Kadınhanı
kasabasının adı yaygınlaşmıştır.
I.İDARÎ VE DEMOGRAFİK YAPI
A. İdarî Yapı
Salnâmelerde Saidili nahiyesinin merkezi olan Kadınhanı kasabasından
“
havası latif ve sağlam” olarak bahsedilmektedir. Büyük çoğunluğu sulak değilse
de arazisi münbit olup Konya demiryolu içinden geçer. Kasaba, Konya’ya
demiryolu ve şoselerle bağlıdır (KVS, 1322: 285). Saidili nahiyesinin merkezi
Kadınhanı kasabası, Konya merkeze 12 saat (KVS, 1296: 159), 20 kilometre
mesafededir (KVS, 1317: 113). Kadınhanı, aynı zamanda Dersaadet posta yolu
üzerinde de bulunmaktadır (KVS, 1303: 164; KVS, 1304: 73; KVS, 1305: 74; KVS,
1306: 77).
Saidili nahiyesi, H.1303/M.1885-1886’da, Konya merkeze bağlı Hatunsaray
ve Sudirhemi adlı üç nahiyeden biridir (KVS, 1303: 101). Nahiyenin, müdüriyet
merkezi olan Kadınhanı Kasabası’nda (KVS, 1303: 163), H.1310-1312/M.1892-
1895’te 19 (KVS, 1310: 248; KVS, 1312: 232-233), H.1314/M.1896-1897’de 16
mahalle olup (KVS, 1314: 234-235), 1899’da da 16 mahalle bulunmaktaydı
(Ceran, 2000: 725). Mahalle sayısında düşüş meydana gelmesinden,
Kadınhanı’nın göçlerle nüfus kaybettiği anlaşılmaktadır. Nahiye merkezinde
idarî işler için H.1304-1305/M.1886-1888’den itibaren büyük bir hükümet konağı
olup (KVS, 1304: 72), hükümet konağı, H.1322/M.1904-1905 yıllarında da nahiye
ahalisine hizmet vermeye devam etmekteydi (KVS, 1322: 67).
Osmanlı genelinde uygulanmaya başlayan “
1876 tarihli Nevahi
Nizamnâmesi
”ne göre nahiye idaresi oluşturulurken Müslüman ve
gayrimüslimlerin nahiye meclislerinde ve idarelerinde yer alması düzenlenmesi
298
• TÜRKIYAT ARASTIRMALARI DERGISI
yapılmıştır (Ortaylı, 2000: 103). Saidili’ndeki nahiye meclislerinde gayr-i
Müslimlerin görev yapmadığı anlaşılmaktadır. Nahiye merkezindeki idarî
görevliler, bazı değişikliklerle birlikte uzun yıllar makamlarını korumuşlardır.
Nahiyedeki idarî görevlilerle ilgili olarak salnâmelerde yıllara göre kayıtlar
tutulmuştur. Nahiyenin H.1298/M.1880-1881’de Tahrir-i emlâk Kalemi kâtibi
İbrahim Edhem Efendi’dir (KVS, 1298: 50). Nahiye idaresinde Nahiye Heyeti
önemli bir yere sahipti. Nahiye heyetinin başında müdür olup, naip ve vergi
kâtibi yanında seçilmiş üyeler de bulunmaktaydı. H.1304/M.1886-1887’de kâtip
olarak Süleyman Hakkı Efendi’nin ismi geçmektedir (KVS, 1304: 72).
Daha sonraki yıllarda genelde nahiye müdürü sık değişirken diğer
görevlilerde çok fazla değişiklik olmadığı anlaşılmaktadır. H.1306/M.1888-
1889’da müdür Abdullah Cevdet, Naip Süleyman Efendi, kâtip Süleyman
Hakkı Efendi’dir (KVS, 1306: 76). H.1310/M.1892-1893’te müdür değişmiş, diğer
görevliler değişmemiştir. Müdür, Salim Efendi, Naip Süleyman Efendi, Tahrirat
kâtibi Süleyman Efendi’dir (KVS, 1310: 118).
Nahiye yapılanması yanında 1877’den itibaren yürürlüğe giren kanunla
belediye meclisleri de teşekkül ettirilmiştir (Ortaylı, 2000: 188). Saidili
nahiyesinin merkezi olan Kadınhanı kasabasında da belediye meclisi
kurulmuştur. Belediye meclisi, başkan ve üyelerden oluşmuş olup genelde
belediye meclisi üyelerinin pek değişmediği görülmektedir.
Tablo 2
: H.1300-1303/M.1882-1886 yılı idarî görevli ve memurlar:
Görevli 1300/1882-1883 1301/1883-1884 1303/1885-1886
Müdür Süleyman Ağa Süleyman Ağa Ahmet Tevfik Efendi
Naib Süleyman Ağa Süleyman Efendi
Naib Vekili Süleyman İlmî
Efendi
Vergi Kâtibi Edhem Efendi
Kâtip -- Hakkı Efendi
Tahrir ve Vergi
İdaresi Kâtibi
Edhem Efendi Edhem Efendi
Sandık Emini Hacı Seyyid Efendi
Tahsildar Ali Efendi ve İbrahim
Efendi
Belediye Reisi Hacı Bekir Efendi
TÜRK
IYAT ARASTIRMALARI DERGISI • 299
Belediye Üyesi Hacı Osman Efendi
Belediye Üyesi Abdullah Efendi
Belediye Üyesi Hacı Mehmed Efendi
Kâtip Hacı Ömer Efendi
H.1314/M.1896-1897’de müdür, Mehmed Tevfik Efendi, Naip Edhem
Efendi, Tahrirat Kâtibi Süleyman Efendi’dir. Nahiye heyetinde müdür, naip ve
tahrirat kâtibi yanında aza olarak Hacı Osman Efendi, Hacı Veli, Kara Mehmed
Ağa, Hacı Mehmed Efendi bulunmaktaydı. Belediye dairesi, reis; Mehmed
Efendi, azalar; Hacı Bey zâde Şakir Efendi, Matya zâde Hacı Hasan Ağa ve
Musa Efendi’den teşekkül etmekteydi (KVS, 1314: 110). Nahiyede bulunan
idareci ve memurların sonraki yıllarda da büyük kısmının görevlerine devam
ettiği görülmektedir. H.1322/M.1904-1905’te Nahiyenin Tahrir ve vergi idaresi
kâtibi Ahmed Cevdet Efendi’dir.
Tablo 3
: H.1312-1317/M.1894-1900 yılları arasındaki idarî görevli ve
memurlar:
Görevli 1312/1894-1895 1317/1899-1900
Müdür Ali Yaşar Efendi (4. Derece
Mecidî Nişanlı)
Mehmed Tevfik Efendi
Naib Süleyman Efendi Edhem Efendi
Vergi Kâtibi Edhem Efendi
Tahrirat Kâtibi Süleyman Efendi Kâmil Efendi
Vukuat Kâtibi Edhem Efendi
Tapu Kâtibi Ahmet Efendi
Telgraf Kâtibi Abdullah Efendi Faik Efendi
Nahiye Heyeti
Üyesi
Hacı Osman Efendi (4. Derece
Mecidî nişanlı)
Hacı Osman Efendi
‘’ Hacı Veli Efendi Hacı Mehmed Efendi
‘’ Kara Mehmed Ağa (5. Derece
Mecidî nişanlı)
Hacı Mehmed Efendi
‘’ Hacı Mehmed Efendi (5. Derece
Mecidî nişanlı)
300
• TÜRKIYAT ARASTIRMALARI DERGISI
Belediye Reisi Hacı İbrahim Ağa zâde Mehmed
(5. Derece Mecidî Nişanlı)
Hacı İbrahim Ağa zâde
Mehmed Efendi
Belediye Üyesi Hacı Bey zâde Şakir Efendi Martı zâde Hacı
Hüseyin
‘’ Matya zâde Hacı Hasan Ağa Şakir Ağa
‘’ Musa Efendi Hacı Musa Ağa
Orman
Avadanlık
Memuru
Dikran Efendi
Reji Memuru Ahmet Efendi
Mülkî idareciler yanında bazı askerî görevlilerin de nahiyede hizmet
verdiği anlaşılmaktadır. H.1285-1286/M.1868-1870’de zabıta memuru Süleyman
Efendi, kâtip İbrahim Efendi’dir (KVS, 1285: 39; KVS, 1286: 39). Aynı yıllarda
nahiyede bir redif bölüğü olduğu anlaşılmaktadır. Konya’ya bağlı Redif Alayı
II. Taburu Akşehir Merkezi Sekizinci Yüzbaşısı Osman Ağa, Kadınhanı bölüğü
komutanıdır (KVS, 1285: 72). H.1287/M.1870-1871’de zabıta müdürü, Mustafa
Şükrü Efendi, kâtip İbrahim Efendi (KVS, 1287: 43), H.1290/M.1873-874’te zabıta
müdürü Ömer Hulusi Efendi (KVS, 1290: 37), H.1291/M1874-1875’te Ahmet
Ağa, kâtip ise Hasan Efendi’dir (KVS, 1291: 37).
Saidili nahiyesinde Kanuni döneminde 40’tan fazla köyün bağlı olduğuna
yukarıda değinilmişti. Daha sonraki yıllarda nahiyeye bağlı köy sayısında
büyük bir düşüş yaşanmıştır. Nahiyedeki köy sayısındaki hızlı düşüşün
temelinde; tımar teşkilatının bozulması, eşkıya saldırıları sonucu köylerin
boşalması ve bazı köylerin diğer idarî birimlere bağlanması gibi sebepler
söylenebilir. H.1288-1292/M.1871-1875’te nahiyeye 9 köy bağlıdır (KVS, 1291:
171: KVS, 1292: 171). H.1295/M.1878’de nahiye genelinde 2.017 hanede 7.052 kişi
olup nahiyeye bağlı köy sayısında değişiklik olmadığı görülmektedir (KVS,
1295: 155) Bu köyler içinde Saidili merkez yani Kadınhanı kasabasından sonra
en fazla hane ve nüfusun bulunduğu köyler, Atlantı, Lâdik ve Sarayönü’dür. En
küçük köyler ise; Kökez ve Yenikaya’dır.
TÜRK
IYAT ARASTIRMALARI DERGISI • 301
Tablo 4
: H.1288-1292/M.1871-1875’te nahiyeye bağlı köyler şunlardır:
Köy Nüfus Hane Vilayete
Mesafesi
Saidili
Nahiyesi
3.761 1025 12
Osmancık 125 27 2
Kökez 95 32 3
Sarayönü 416 132 3
Lâdik 771 225 3
Atlantı 1.116 366 3
Gözlü 217 94 4
Kolukısa 263 90 5
Yenikaya 90 20 3
Toplam 7.052 2.071
Daha sonraki yıllarda nahiyeye bağlı köy sayısı artmaya başlamıştır.
H.1300/M.1882-1883’te nahiye merkezi dışında 11 köyde 1.625 hane vardır
(KVS, 1300: 108). Köy sayısındaki artışın temel sebebi bu yıllarda nahiyeye
muhacir iskân edilmiştir. Muhacir iskânı eski köylere ve yeni teşkil edilen
köylere olmuştur. Saidili nahiyesine bu yıllarda Rumeli ve Kafkasya’dan gelen
muhacirlerin yerleştirildiği anlaşılmaktadır. H.1307-1308/M.1889-1891’de 32
hane 172 kişilik Rumeli muhaciri Sarayönü’nde iskân edilmişlerdir. 32 hanede
158 kişi Rumeli muhaciri, Mesudiye adlı yeni kurulan köye ve Lâdik’e de 3
hanede 13 Rumeli muhaciri yerleştirilmiştir, Çürüksu adlı yeni kurulan köye 38
hane 152 kişi, Eşme-çeşme’ye 78 hane 349 kişilik Kafkas muhaciri iskân
edilmiştir (KVS, 1310: 246-247). H.1312/M.1894-1895’te bir ara bağlı köy sayısı
13 olmuş (KVS, 1312: 232-233), H.1317/M.1899-1900’de köy sayısı 20’ye
yükselmiştir (KVS, 1317: 114).
302
• TÜRKIYAT ARASTIRMALARI DERGISI
Tablo 5
: H.1312-1314/M.1894-1897’de nahiyeye bağlı köyler:
Köy Mesafesi
Nahiyeye
Mesafesi
Vilayete
Hane Nüfus
Ertuğrul 4 8 38 150
Atlantı 4 15 278 1.372
Zebir
Çeşme
9 17 74 311
Zebir
Kuyulu
10 18 24 106
Sarayönü 3 9 310 1.066
Şahviran 2 10 45 343
Osmancık 1 12 47 480
Kolukısa 6 15 147 846
Kökez 3 12 29 188
Gözlü 5 13 120 747
Kestel 2 10 32 178
Lâdik 3 9 280 1.698
Mahmudiye 4 15 148 433
Mehdili 3 12 10 50
Mesudiye 2 10 29 119
Mecidiye 1 12 70 323
Yığar 11 22 20 86
Yenicekaya 2 10 57 341
Nahiyeye, H.1322/M.1904-1905’te 20 köy bağlı olup beş on sene içinde
muhacirler için sekiz yeni köy kurulmuştur (KVS, 1322: 285). Bu yıllarda
nahiyeye bağlı köy sayısında değişikliklerin olduğu anlaşılmaktadır. Nahiyede
muhacir köyleri kurulmasıyla köy sayısı artmış, Mahmudiye, Mecidiye,
Mesudiye adlı muhacir köyleri kurulmuştur. Bu dönemde, Atlantı, Lâdik ve
TÜRK
IYAT ARASTIRMALARI DERGISI • 303
Sarayönü en büyük köylerdir. Sarayönü’nün nüfusunun daha önceki yıllara
göre büyük oranda arttığı görülmektedir. Bu şekilde ani nüfus artışında buraya
iskân edilen muhacirlerin etkisinin büyük olduğu söylenebilir. Yığar, Mehdili
ve Kestel köylerinin nüfusu en az olan köyler olduğu anlaşılmaktadır.
B. Demografik Yapı
Nahiyenin nüfus yapısına bakıldığında muhacir iskânına kadar nüfus artışı
fazla olmamıştır. Muhacirlerin iskânı ile birlikte nüfus hızlı bir şekilde artmaya
başlamıştır. Nüfus istatistiklerine göre nahiye merkezi Kadınhanı başta olmak
üzere hiçbir köyde Rum ve Ermeni’nin yaşmadığı anlaşılmaktadır.
H.1285/M.1868-1869’da Kadınhanı merkezde 7 mahallede 5.845 kişi (KVS, 1285:
90), H.1286/M.1869-1870’te 9 mahallede 1.052 hanede 5.967 kişi vardı (KVS,
1286: 91). Bu yıllarda nüfus yapısında yıllara göre farklılaşmalar olduğu
anlaşılmaktadır. H.1289-1290/M.1872-1874’te Saidili nahiye merkezinde 1.025
hanede 3.761 (KVS, 1289: 113-114; KVS, 1290: 122-123), H.1291-1294/M.1874’te
2.017 hane, 3.152 kişi olup (KVS, 1291: 171; KVS, 1294: 152), H.1298/M.1880-
1881’de 1.065 hane 5.229 kişi vardı (KVS, 1298: 51). H.1299/M.1881-1882’de
nahiye nüfusu 5.552 kişi olup Rum ve Ermeni bulunmamaktaydı (KVS, 1299:
160). H.1303-1306/M.1885-1889’da Kadınhanı, 1.600 hane iken (KVS, 1303: 163)
Saidili nahiyesinde 2.411 hanede 6.591 kadın, 6.861 erkek olmak üzere toplam
13.452 kişilik bir nüfus mevcuttu (KVS, 1303: 201: KVS, 1305: 113; KVS, 1306:
119). Kasabadan başka 11 köyde 1.625 hane mevcuttu. (KVS, 1303: 163). Daha
sonraki yıllardaki nüfus istatistiklerinde büyük bir değişim olmadığı
görülmektedir. H.1312-1314/1894-1897’de 2.411 hanede 6.591 kadın, 6.861 erkek
toplam 13.452 kişi vardır (KVS, 1312: 233; KVS, 1314: 234-235). H.1317/M.1899-
1900’de Kadınhanı merkezde 1.500 hanede 10.201 kişi olup nahiyenin toplam
nüfusu 22.909 kişiydi. Bu yıllarda da nüfusun tamamı Müslümanlardan
oluşmakta olup Ermeni ve Rum bulunmamaktadır (KVS, 1317: 113).
H.1322/M.1904-1905’te de nahiye merkezi Kadınhanı’nda 1.500 hane vardı
(KVS, 1322: 67). XX. yy. başlarından itibaren Konya’nın diğer kaza ve
kasabalarında olduğu gibi Saidili nahiyesi köylerinden de göçler sebebiyle
nüfusta büyük düşüşler meydana gelmiştir.
II. EKONOMİK YAPI
A. Tarım ve Hayvancılık
Nahiye genelinde tarım önemli geçim kaynağı olup her tür zahire
yetiştirilmekteydi. Tarım ürünü olarak, buğday, arpa, yulaf, nohut, mercimek,
burçak, zeyrek, bezir tahmisi, afyon, fasulye, kum darı, ak darı, çavdar, çörek
304
• TÜRKIYAT ARASTIRMALARI DERGISI
otu, fink, mısır gibi ürünlerin tarımı yapılmaktaydı (KVS, 1303: 163; KVS, 1317:
113).
Nahiyede hayvancılık, tarımdan sonraki en önemli geçim kaynağıydı.
H.1317/M.1899-1900’deki rakamlara göre; 313 deve, 7.741 öküz, 578 manda,
70.540 koyun, 11.541 keçi, 22.639 tiftik keçisi, 1.628 bargir, 4.323 merkep
bulunmaktaydı (KVS, 1317: 114). Bu bilgiden, büyük ve küçük baş hayvan
türlerinin nahiye genelinde yetiştirildiği anlaşılmaktadır.
B. Ticaret
Nahiyenin ekonomik yapısı genelde tarım ve hayvancılığa dayanmaktaydı.
Bu ekonomik yapının günümüzde de pek değişmemiş olduğu görülmektedir.
Nahiye merkezi olan Kadınhanı kasabasında ticaret de geçim kaynağı idi.
Kadınhanı’nda H.1300-1304/M.1882-1887’de 120 dükkân, 1 ekmekçi fırını, 6
kahvehane, 2 bezirhâne, 2 han vardı (KVS, 1300: 108; KVS, 1303:163; KVS, 1034:
72). Önemli ticaret yolu üzerinde bulunmasından dolayı Kadınhanı,
kervanların ve seyyahların uğrak noktası konumundaydı. Sarre, 21 Haziran
1895’te Kadınhanı’na gelmiştir. Sarre, Kadınhanı’nın ticarî yapısı hakkında
ilginç tespitlerde bulunmuştur. Sarre, “
Burası, diğer yerleşim yerlerinde olduğu gibi
çoğunlukla kerpiç duvarlı, alçak ve düz damlı evleriyle hazin bir manzaraya sahip.
Buna karşın caminin önündeki söğütlü alanda canlı bir hayat var. Birçok evin önünde
açık tezgâhlar kurulu, hatta caminin giriş katında bile tezgâhlar var. Bir Ermeni’nin iki
katlı ahşap bir evde işlettiği gösterişli handa kalıyoruz..
”, diyerek kasabanın ticarî
hayatını gözler önüne sermiştir (Sarre, 1998: 31).
Daha sonraki yıllarda dükkân ve mağaza sayısında bazı değişikliklerin
olduğu anlaşılmaktadır. H.1317/M.1899-1900’de 117 dükkân ve mağaza, 50 halı
tezgâhı, 3 fırın, 35 değirmen, 4 kahvehane faaliyet göstermekteydi (KVS, 1317:
114). Nahiyeye bağlı Lâdik köyünde dokunan halı, kilim, heybe ve seccadeler
Konya ve çevresinde meşhurdu (KVS, 1303: 163). Lâdik’ten başka Sarayönü’nde
de halı ve seccade dokumacılığı yaygındı (KVS, 1322: 285). Lâdik’te ayrıca
mermer taş madeni işletilmekteydi (KVS, 1303: 163).
Nahiyeye H.1317/1899-1900’de ithal edilen ürünler manifatura, demir,
kahve, şeker, sabun, üzüm, tuz, susam, petrol, tel gibi şeyler; ihraç edilen
ürünler ise yapağı, tiftik, afyon, arpa, buğday, halı, seccade, kilim, koyun, öküz
ve deridir (KVS, 1317: 113). Genelde tarım ürünleri ve hayvansal ürünler
ihracının olması, nahiye ekonomisinin büyük oranda tarım ve hayvancılığa
dayandığının başka bir ispatıdır. 1899’da 28 tüccar, 26 bakkal, 20 demirci, 7
kunduracı, 3 eskici, 1 attar, 1 tüfek satıcısı, 2 tüfekçi, 2 hancı, 2 ekmekçi, 4
kahveci, 2 berber, 1 keçeci, 6 dülger, 1 kasap, 1 aşçı, 1 kürkçü, 2 destici, 1 saraç, 2
TÜRK
IYAT ARASTIRMALARI DERGISI • 305
semerci, 3 kalaycı, 1 tenekeci, 1 nalbant, 2 kol uşağı, 2 çerçi, 336 çiftçi faaliyet
göstermektedir (Ceran, 2000: 725). H.1322/M.1904-1905’te çarşı ve pazarı
mükemmeldi. Bir fırın, 13 değirmen, 186 dükkân ve mağaza, 5 otel ve
kahvehane, 2 çömlekhâne Kadınhanı’nın canlı ticarî yapısını göstermektedir
(KVS, 1322: 67).
Nahiyede tahsil edilen vergiler ve çeşitleri ile ilgili de salnâmelerde önemli
bilgiler bulunmaktadır. H.1286/M.1869-1870’te nahiyenin toplam vergisi
120.417 kuruş (KVS, 1286: 91) iken H.1298/M.1880-1881’de 115.759 kuruşa
düşmüştür (KVS, 1298: 51). Bu durum nahiyedeki demografik durumda
meydana gelen değişimlerle ilgili olmalıdır. H.1300-1301/M.1882-1884’de 96.453
kuruş emlâk vergisi, 46.141 kuruş temettu vergisi tahsil edilmiştir (KVS, 1300:
108; KVS, 1301: 96). H.1303-1306/M.1885-1889 temettü vergisi 46.141 kuruş iken
emlâk vergisi 96.452 kuruştur (KVS, 1303: 163). Emlâk vergisindeki artış XIX.
yy.’da nahiye genelinde emlâkın arttığının göstergesidir. Bu durum da
tamamen nüfus artışı ile ilgilidir.
III. EĞİTİM VE KÜLTÜR DURUMU
Nahiyede temel eğitim kurumu olarak sıbyan mekteplerinin faaliyette
bulunduğu görülmektedir. H.1291-1292/M.1874-1875’de 19 sıbyan mektebi
olup, 1320 erkek öğrenci varken kız öğrenci bulunmamaktadır (KVS, 1291: 133:
KVS, 1292: 132). H.1294-1295/M.1877-1878’de yine 19 mektepte 1370 erkek
öğrenci olup kız öğrenci yoktur (KVS, 1294: 146; KVS, 1295: 149). Sıbyan
mekteplerinde kız öğrenciye 1878-1879 yılından itibaren rastlanmaktadır.
H.1296/M.1878-1879’da 19 sıbyan mektebinde 220 kız, 1.368 erkek öğrenci
mevcuttur (KVS, 1296: 156). 1880’li yıllarda sıbyan mekteplerinin sayısı
artmıştır. Büyük olasılıkla yeni kurulan köylerde yeni mekteplerin açılması
mektep sayısını yükseltmiştir. H.1300/M.1882-1883’te 25 sıbyan mektebinde 207
kız, 712 erkek öğrenci vardır (KVS, 1301: 172). H.1304-1306/M.1886-1889’da 14
sıbyan mektebi faaliyette bulunmaktaydı (KVS, 1304: 74; KVS, 1305: 74; KVS,
1306: 77). Bir ara sıbyan mekteplerinin sayısı düşmekle birlikte XX. yy.
başlarında sıbyan mektebi sayısı ikiye katlanmıştır H.1322/M.1904-1905’te 52
mektep olup (KVS, 1322: 67), bu esnada köyler dışında nahiye merkezi olan
Kadınhanı kasabasında yeni sıbyan mekteplerinin açıldığı anlaşılmaktadır.
Nahiyede XX. yy. başlarında sıbyan mektepleri yanında rüştiyenin de
kurulduğu görülmektedir. H.1317/M.1899-1900’de toplam 33 mektep vardır.
Sıbyan mektebi ve ibtidaî mektepler dışında yeni usulle 2 okul olup bunlarda
100 erkek 50 kız öğrenci vardır. Eski usulde eğitim veren 31 mektepte 1.686
erkek, 857 kız öğrenci eğitim görmektedir. Nahiyede Rüştiye mektebinde
Muallim-i evvel Şakir, ibtidaî muallimi Mustafa Efendi’dir (KVS, 1317: 112,
306
• TÜRKIYAT ARASTIRMALARI DERGISI
114). 1899’da Rüştiye, 3 muallim, 13 öğrenci, 2 sıbyan mektebi de 3 muallim, 135
öğrenci ile eğitime devam etmektedir (Ceran, 2000: 725).
Nahiyenin merkezi olan Kadınhanı’ndaki medreselerle ilgili de önemli
bilgilere ulaşılmıştır. H.1296/M.1878-1879’da bir medresede 30 talebe eğitim
görmektedir (KVS, 1296: 156). H.1300/M.1882-1883’te 2 dershane ve 3 odalı bir
medresede yeterli sayıda talebe olup müderris olarak Ahmed Efendi ders
vermektedir (KVS, 1300: 108). H.1303-1304/M.1882-1887’de Dersaadet’te
Bayezid Dersiam Hocalarından Muhaddis Hacı Ahmet Efendi zâde Mustafa
İsmet Efendi tarafından müceddeden 1 dershane ve 15 odalı bir medrese inşa
ettirilmiş, kırk elli kadar talebe, Molla Câmî, Tesfirât ve Tasdikât’tan ders
verilmektedir. Bundan başka Hacı Hasan Ağa zâde Ahmet ve Veli Ağa zâde
Hacı Ahmet Efendilerin birer medreseleri olup hücreleri talebe ile doludur.
(KVS, 1303: 163; KVS, 1304: 72-73). H.1304/M.1886-1887’de Tobbaş zâde Derviş
Efendi tarafından inşa olunan medresede de çok sayıda talebe eğitim
görmektedir (KVS, 1304: 73, KVS, 105: 74). Bu kayıtlardan nahiyede 5
medresenin XIX. yy. sonlarında faaliyette olduğu anlaşılmaktadır.
H.1317/M.1899-1900’de nahiyedeki medreselerde 28 müderris, 225 talebe (KVS,
1317: 114), 1899’da Kadınhanı’nda 3 medresede 14 müderris, 68 talebe
bulunmaktadır (Ceran, 2000: 725). XX. yy. başlarında sıbyan mekteplerinde
olduğu gibi medrese sayısında da artış olduğu görülmektedir. H.1322/M.1904-
1905’te medrese sayısı 7 olmuştur (KVS, 1322: 67).
Nahiyede cami ve mescitlerle ilgili olarak H.1300-1306/M.1882-1889’da 6
nehir, 26 çeşme, 8 mescit ve 15 cami olduğu belirtilmiştir (KVS, 1300: 108; KVS,
1303: 163; KVS, 1304: 73; KVS, 1305: 74; KVS, 1306: 77). XX. yy. başlarında cami
ve mescit sayısında da bir artış gözlenmektedir. Bu durum, hem nüfus artışı
hem de muhacir yerleşimi ile birlikte yeni köylerin kurulması ile açıklanabilir
H.1317/M.1899-1900’de 43 cami ve mescit vardır (KVS, 1317: 114). 1899’da 8
cami bulunmaktadır (Ceran, 2000: 725). H.1322/M.1904-1905’te 67 cami ve
mescit olup kilise ve manastır bulunmaktadır (KVS, 1322: 67). Kilise ve
manastır bulunmaması nahiye genelinde gayr-i Müslim nüfus bulunmadığının
bir başka ispatıdır. Nahiyede, tasavvufî hayatın da tekkelerde sürdürüldüğü
görülmektedir. H.1322/M.1904-1905’te dört tekke nahiyede faaliyet
göstermektedir (KVS, 1322: 67). Ancak bu tekkelerin hangi tarikatlara ait
olduğu ile ilgili bir bilgi bulunmamaktadır.
Nahiyede hizmeti görülen ahali, devlet tarafından madalya ve rütbe ile
taltif edilmiştir. Böylelikle devlet-vatandaş kaynaşması sağlanmış, aynı
zamanda yararlı hizmetlerin toplumda teşvik edildiği anlaşılmaktadır.
H.1312/M.1894-1895’te Sarayönü köyü hanedanından Hacı Abdullah Ağa (5.
TÜRK
IYAT ARASTIRMALARI DERGISI • 307
Derece Mecidî nişanı, 20 L. 1309/18 Mayıs 1892), Mecidiye köyünden Şahin Bey
(5. Derece Mecidî nişanı, 20, L. 1309/18 Mayıs 1892), Pusat köyünden İsmail
Efendi (5. Derece nişanı, 17 S. 1311/30 Ağustos 1893) (KVS, 1312: 113).
H.1317/M.1899-1900’de Muhaddis zâde Mustafa İsmet Efendi Za. 1299/14 Eylül
1882-14 Ekim 1882’de Devriye Ruus ile, 30 Ş. 1309/31 Mart 1892’da Hacı Hasan
Ağa zâde Hacı Osman Efendi, Şahin Bey ve Tobbaş zâde Hacı Mehmed Efendi
5. Mecidî ile, Lâdik köyünden Kör Veli zâde Yunus Efendi ve Pusat köyünden
Hacı İsmail 4. derece ile taltif edilmişlerdir (KVS, 1317: 112).
SONUÇ
Saidili nahiyesi, Konya merkeze bağlı üç nahiyeden biridir. Nahiye merkezi
Kadınhanı kasabası olup, Kadınhanı Selçuklu döneminde kurulmuştur.
Kadınhanı çevresine XVIII. yy.’da Boz-ulus aşiretleri yerleşmiştir. Saidili, XVIII.
yy. kadar nahiye iken bir ara kaza olmuştur. XIX. yy.’da tekrar nahiye
durumuna getirilmiş, daha sonra tekrar kaza yapılmıştır. Nahiyeye XIX. yy.
sonlarında Rumeli ve Kafkasya’dan gelen muhacirler iskân edilmiştir. Gelen
muhacirlerin bir kısmı nahiyedeki köylere yerleştirilirken, muhacirler için yeni
köyler de kurulmuştur. Muhacir iskânı ile birlikte nahiyenin nüfusunun arttığı
görülmektedir. XIX. yy.’da Osmanlı taşra teşkilatında nahiye yapılanmasına
bağlı olarak Saidili nahiyesinde de nahiye heyeti teşkil edilmiştir. Ayrıca nahiye
merkezi olan Kadınhanı kasabasında belediye idaresi de kurulmuştur.
Nahiyenin idari görevlileri ve memurları yıllar içinde değişmiş, ancak dönem
dönem bazı memurlukların boş olduğu görülmektedir. Nahiye heyeti üyeleri
ile belediye meclisinin yöre halkından seçilen üyeleri fazla değişmemiştir.
Nahiye müdürü ve naib gibi atanan memurların daha çok değiştiği
anlaşılmaktadır.
Nahiyenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Ticaret,
nahiyenin merkezi Kadınhanı kasabasında daha yaygındır. Burada bulunan
dükkân ve iş yerleri canlı ticarî hayatın göstergesidir. Nahiyede ekonomik
teamüllere uygun olarak vergiler tahsil edilmiştir. Vergilerde görülen
dalgalanmalar demografik yapıda meydana gelen değişimlerle doğrudan
ilgilidir. Nahiye genelinde XIX. yy. sonları ve XX. yy. başlarında eğitim ve
kültürel yapıda büyük bir gelişme meydana gelmiştir. Sıbyan mektepleri ve
medrese sayılarındaki artış ile rüştiyenin açılması bu durumun ispatıdır.
Tobbaş zâdeler gibi bazı önemli isimlerin Kadınhanı’nın XIX. yy. ilim ve kültür
hayatında da etkili oldukları görülmektedir. Zamanla Saidili yerine nahiyenin
merkezi olan Kadınhanı kasabasının adı ön plana çıkmıştır. Cumhuriyet
döneminde Kadınhanı kazası, Konya vilayetine bağlı olarak idarî yapıdaki
statüsünü devam ettirmiştir.
©
308
• TÜRKIYAT ARASTIRMALARI DERGISI
KAYNAKLAR
BOA (Başbakanlık Osmanlı Arşivi), (1996),
387 Numaralı Muhâsebe-i Vilâyet-i
Karaman ve Rûm Defteri (937/1530), Konya, Bey-şehri, Ak-şehir, Larende, Aksaray,
Niğde, Kayseriyye ve İç-il Livâları
, Ankara: Başbakanlık Osmanlı Arşivi
Yay.
CERAN, Ahmet Şeref, (2000), “Osmanlı Dönemi 1317/1899 Yılı Nüfus Esas
Defterine Göre Saiteli (Kadınhanı) Nahiyesi Merkezinin Sosyo-Kültürel
Yapısı”,
Uluslar arası Kuruluşunun 700. Yıl Dönümünde Bütün Yönleriyle
Osmanlı Devleti Kongresi 7-9 Nisan 1999
, (Yay. Haz.: Alâaddin AKÖZBayram
ÜREKLİ- Ruhi ÖZCAN), Konya: Selçuk Üniversitesi Yay.
DOKTOR NAZMİ, (2009),
Türkiye’nin Sıhhi-i İctimâi Coğrafyası Konya Vilayeti,
(Yay. Haz.: Mehmet KARAYAMAN), Konya: Çizgi Kitabevi.
FAROQHI, Suraiya, (2000),
Osmanlı’da Kentler ve Kentliler, (Çev.: Neyyir
KALAYCIOĞLU), İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yay.
HALAÇOĞLU, Yusuf, (1991),
XVIII. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nun İskân
Siyaseti ve Aşiretlerin Yerleştirilmesi
, Ankara: TTK.
Konya Vilayet Salnâmesi
, 1285, 1286, 1287, 1288, 1289, 1290, 1290, 1291, 1292, 1294,
1295, 1296, 1298, 1299, 1300, 1301, 1303, 1304, 1305, 1306, 1310, 1312, 1314,
1317.
KONYALI, İbrahim Hakkı, (199 7),
Âbideleri ve Kitabeleri İle Konya Tarihi, Ankara:
Enes Yay.
ORHONLU, Cengiz, (1990),
Osmanlı İmparatorluğunda Derbend Teşkilâtı,
İstanbul: Eren Yay.
ORTAYLI, İlber, (2000),
Tanzimat Devrinde Osmanlı Mahallî İdareleri (1840-1880),
Ankara: TTK.
SARRE, Friedrich, (1998),
Küçük Asya Seyahati 1895 Yazı, (Çev.: Dârâ
ÇOLAKOĞLU), İstanbul: Pera Yay.
TUŞ, Muhittin, (2007),
Sosyal ve Kültürel Açıdan Konya, Konya: Tablet Yay.
UZUNÇARŞILI, İsmail Hakkı, (1988),
Osmanlı Tarihi, C.II, Ankara: TTK.
Yorumlar