KÖYLÜTOLU YAZITI


KÖYLÜTOLU YAZITI

Eser, Kadınhanı’nın 9km. batısında, Ilgın’ın 18km. doğusunda yer alan Köylütolu köyünün 5km. kuzeyinde bulunmuştur. Bu hiyeroglifi yazıt ilk defa Polonyalı bilim adamı M. Sokolowski tarafından bir kopyası yapılarak yayınlanmıştır. Daha sonraları W. M. Ramsay, A. H. Sayce, L. Messerchmidt, A. T. Olmestead- B. B. Charles- J. E. Wrench, B. Hronzy, J. L. Gelb, E. Cavaignac ve P. Meriggi gibi bilim adamları yazıt üzerinde fikirlerini ortaya koymuşlardır. Ancak E. Masson ve F. C. Woudhuizen bu yazıtı son bilgilerin  ışığında ele alarak değerlendirmişlerdir.

180cm. genişliğinde, 90cm. yüksekliğinde ve 100cm. kalınlığında ve kalker taşından yapılmış bu hiyeroglif yazıt, Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde taş eserler bölümünde sergilenmektedir. Üç satırdan oluşan yazıtın üzerinde bazı tahribatın olduğu göze çarpmaktadır ve kalker taşın üst kısmında bir oyuk bulunmaktadır.

P. Meriggi ve E. Masson bu yazıta benzer başka bir yazıtın bulunması gerektiğini vurgulayarak yazıtın eksik olduğunu düşünürken, F. C. Woudhuizen yazıtın eksik bir yönünün olmadığı kanaatini taşımaktadır.

Gerçekte bu yazıtın bulunduğu yere ait olup olmadığı bilim adamları tarafından henüz bir neticeye bağlanmamıştır. N. H. Baştak, 1937 yılında bölgeye yaptığı gezi sırasında , ova üzerinde hafifçe yüksek bir tepenin üzerinde genişçe bir saha dahilinde eğri olarak uzanan bir kale duvarı harabelerinin varlığına dikkat çekmiştir. T. Olmstead, B. Hronzy, P. Meriggi ve W. M. Ramsay bu eserin (kutsal) havza-pınar için yapıldığını düşünmektedir.

Ilgın ve çevresinde yapılan incelemeler esnasında, Köylütolu Yayla’da anıtın bulunduğu yerin aşağı yukarı 500m. doğusunda düden olduğu düşünülen bir oluşum dikkat çekmiştir. Bu anıtın da düden tanrısı (KASKAL.KUR) için yapıldığı düşünülmektedir. Arimatta şehri Köylütolu’nun Hititler dönemindeki adı olmalıdır.

Köylütolu Yayla’da bulunmuş olan hiyeroglif yazıtın konusunu Titarma şehri oluştrurmaktadır. Metne göre, kral, Titarma şehrine karşı yapılacak saldırıyı göze alacak ya da burada bir isyan çıkartacak kişileri uyarmaktadır. Herhalde metinde geçen ve prens, saray oğlanı, ordunun beyi gibi üç ünvanı üzerinde taşıyan yüksek rütbeli bir memur olan Sausga-Ru(u a)-ti (Sauskakuruntis) şehrin müdafasını sağlamakla görevlendirilmiştir. Bu şahıs bir fal metni olan CTH 577=IBoT I 32 Öy. 11+KUB VI 36’da Azzi Ülkesi ile ilişkili olarak geçer. Boğazköy’de ele geçmiş bazı mühürler üzerinde bu şahıs ismine rastlanmıştır.

Buna karşın Titarma şehri ismine çiviyazılı belgelerde rastlanmamaktadır. Ancak E. Masson bu şehrin Hitit çiviyazılı belgelerinde geçen Attarima şehri ile idantiviye ederek bu yerleşmeyi Köylütolu yakınlarında aramaktadır. Ancak F. C. Woudhuizen bu eşitlemeye katılmamaktadır. Titarma şehri muhtemelen , F. C. Woudhuizen’in de düşündüğü gibi, A u arna ve Pina şehirlerine yakın bir yerde aranmalıdır.

Henüz tam bir çözüme kavuşturulamamış Köylütolu Yazıtı E. Masson tarafından şöyle okunmuştur:

     1  [                  ] ve ben Labarna’nın aldığı/alacağı Titarma şehrine [            ]

şehrin içinde/ile/için [

     2  Benim soyumdan başka her kim, kahraman büyük kralın adı [         Bu gücün dışındaki herkes silahlarını hazırlıyor. [

     3   [           ] fakat silahlarıyla saldırarak Titarma şehrini harap eden/tahrip etmeye çalışacak herkim olursa olsun, prens, saray oğlanı, ordunun beyi Sausga-Ru(u a) ti [

J. D. Hawkins, E. Laroche, E. Masson ve R. Lebrun bu yazıtın IV. Tuthali i a’nın hükümranlık döneminde yapıldığı görüşündedir.Ancak C. F.Woudhuizen yazıtı III. Hattusili ya da II. Mu u attalli dönemine tarihlendirmektedir. Biz ise bu anıtın Kurunta dönemine ait olduğunu düşünmekteyiz. (Karauğuz 2005,140- 143)

KAYNAK: Güngör Karauğuz, M.Ö. II. Binde Orta Anadolu’nun Güney Kesimi, Çizgi Kitabevi Yayınları,Konya, Mart, 2005, I. Basım

KÖYLÜTOLU YAZITI ( BÖLGE HALKININ ANLATTIKLARI )

 

 Yazıt, Kölütolu köyünün kuzeybatısında, kocabüvet mevkiinde, Satılmış Türkmen’e ait tarlanın içinde, Konya- Afyon karayolunun 70. kmsinde anayoldan üç km içerde bulunmaktadır. Araştırmamızda bize canlı tanık olarak yardım eden Mehmet Bayram (1923) çobanlık yaptığı dönemlerde sık sık yazıtın üstüne oturduğunu söyledi. Yazıtın çıkarıldıktan sonra taşınması için özel kağnı yaptırıldığını hatta yazıtın içinde bulunduğu kağnıyı öküzler taşıyamadığı için kağnının dört mandayla taşındığı ve bu şekilde yazıtın Kurthasanlı tren istasyona getirildiğini de ilave etti. Bu şekilde tren istasyonuna getirilen yazıt  halen sergilendiği Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesine nakledildi.

Yazıtın arka taraflarında Karaköy Kalesi bulunmaktadır, doğusunda bulunan düden ise dikkat çekicidir. Bölge halkı düdenin altında bir tünel olduğunu düşünüyor hatta düdende 1m. kadar derinliğe inilince taşlarla döşeli yapıların olduğunu iddia ediyorlar.

             KÖLÜTOLU’NDAKİ ESERLERLE İLGİLİ ÇIKAN BİR HABER

             KADINHANI KÖYLÜTOLU’NDA HİTİT BARAJI

Köylütolu köyü Kadınhanı-Ilgın Karayolu üzerindedir. Burada Hitit dönemine ait buluntular bugün Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergilenmektedir. Kadınhanı-Ilgın yolunun doğusunda geçen yüzyıl araştırma yapan Alman Sokolowsky ekibi bir sedde ve civarında Hitit dönemine ait bir yazıt ortaya çıkarmıştır. Önceleri bunun bir savunma duvarı olduğu benimsenmişse de daha sonra Hititolog Güterbock tarafından bir su yapısı bir baraj olabileceği kabul edilmiştir. 900m. uzunluğunda toprak dolgu olduğu sanılan bu barajın yağmur suları dışında bir kaynağı mevcut değildir.

Buradaki kitabede Bayan E. Masson tarafından tekrar okunmuştur. Çok ilgi çekici ve çok eski olan bu kitabenin özeti şöyledir. Kitabede ismi geçen Prens “Ru(wa) Ti-Ti” nin önemli görevler verilmiş krallık hanedanına mensup bir kişi olduğu, “Titarme” adlı kentin valisi bulunduğu, Labarna olarak bilinen Büyük Kral Tuthalya (IV) tarafından görevlendirildiği belirtilmektedir.

Bu bilgiler, Raci Temizer’in 1984 yılında yazılmış bir makalesinden ve Prof. Dr. Kutlu Emre’nin 1993 yılında yayınlanmış “Karakuyu Hitit Barajı”  isimli makalesinden özetlenmiştir.

Yöremizde yaptıkları ve kitabeleri bugüne gelen ilk Kral IV. Tuthalya M.Ö. 1250-1230 yıllarında krallık yapmıştır. Çok büyük ve önemli bir kraldır. Umuyorum zaman içinde onun yaptığı başka eserler de gün ışığına çıkacaktır. Tabi bunları bulmak yetmiyor, iyi korunmalı da, Yalburt Havuzu’nu  araştırma ve görmek maksadı ile gittiğimde bu izlenimi edinemedim.

Yorumlar

Popüler Yayınlar