HATİP HOCA


HATİP HOCA

Bekir ŞAHİN



Hatıp Hoca Efend^'nin Oğlu Prof Dr. M.Sait Hatipoğlu ile Kütüphanesisinde bir sohbet gerçekleştirdik.

Hatip Hoca namıyla maruf Mehmet Öğütçü 1294/1879’da Burdur’da doğdu. Babası nüktedanlığı ile meşhur semerci ustası Hacı Hasan, dedesi Burdur’un Arvarlı Köyü’nden Mehmet Ağa’dır. Onun babası da Hasan Ağadır. Annesi, Burdur camileri hatipliğini deruhte eden Hatipoğlu ailesinin kızı Ayşeli Hanım’dır.  Mekreb-i Rüştiye’den Mezun oldu. Burdur’da ulemalar arasında önemli bir mevkiye sahip olan Halil efendinin derslerine devam etti. 1309 /1891-2. Hacı Mahmut Bey Medresesinden diploma aldı 1322/1905. 1328/1912 yılında memleketimizin meşhur ulemalarından  Rizeli Hacı Tahir efendi Ramazan Va’zı vermek üzere Burdura gelmişti. O’nun hususi sohbetlerine katılmış bu sohbetler onun  ilmi hayatında önemli gelişmelere vesile olmuştur.

Ömer Rıza Doğrul Hatıp Hoca’yı sık sık ziyaret ederdi. Kendisini kitab yazmaya zorladı. İstanbul’a götürmeye çok çalıştı  gitmedi.  Ana Kaynakları ile İslam diye bir kitab yazdı. Sonra bu kitap Cumhuriyet Matbaasında basıldı.

Ömrü boyunca kitaplarla hemhal olmuş, Hac dâhil gittiği yerlerden kitaplar alarak dönmüş, ciddi bir kütüphane oluşturmuştur.

Yine bir gün Hicaz dönüşünde İzmir çeşme önlerinde vapurları bir kaza geçirmiş ve batmakla karşı karşıya gelmişti. Kurtarıcılar vapurun tahliyesine başlamışlardı.Sıra merhuma geldiğinde iki gözü de kitap dolu olan halı heybesini omzuna almış, tahliye sandalına böylece binmeye çalışmıştı. Kalabalığın dikkatinden kaçmayan bu durum karşısında kitaplar canından önemli mi diyenlere; kitaplar gittikten sonra benim kurtulmam niye yayar diyordu. Kendisi zorla ikna edilerek kurtarıcı sandala alındığında çok üzülmüş, ertesi gün kitaplarının kurtarılma haberini alınca da sevinç  göz yaşlarına boğulmuştur.

Merhum Müderrislik yapmış, ömrüne ilme ve insanları irşada vermiştir. Üstlendiği bütün görevleri büyük bir liyakatle başarmıştır. Burdur Eski Yeni Camii, Vaiz ve hatipliği görevini uzun süre devam ettirdi. Burdur Müftülüğü’ne atandı. 14 Mart 1928’den 31 Mart 1931 Tarihine kadar bu görevde bulundu.

Bu güzel hizmetlerin yanında, Ziraat Bankası Meclis Azalığı’nda bulundu. (1330/1915). Burdur  Bidayet Mahkemesi azalığı (1332/1917-1333/1918)), Burdur Meclis-i İdare azalığı (1338/1922) yaparken  Burdur Orta Mektep Ulum-u Diniyye Muallimliği (1340/1924) görevine başladı. Mezkur muallimliklerin lağvı nedeniyle bu görevden ayrıldı.

 Hatıp Hoca, onun hocası olan Burdur müftüsü 1928’de vefat etmiş, o da onun yerine müftü olarak seçildi. Seçilmiş diyorum, 1943 yılına kadar müftüler Mahalli Seçim Komisyonu marifetiyle seçiliyordu. İki veya üç kişi seçiliyor; Diyanet bunlardan birini tâyin ediyor. 1932 yılında  Hatip Hoca’nın tâyini Şebinkarahisar’a çıkıyor. Tâyin sebebi “görülen lüzum üzerine”diyor.  Hoca hali vakti yerinde olduğu için Şebinkarahisar’a gitmeyip istifa etti. Tedrisat ve vaizlikle iştigal eden hoca ısrarlar üzerine 1943 yılındaki müftülük seçimine girmiş ve en yüksek oyu almış. Oylar; 17, 9, 3 olarak sıralanmış. O dönemin Diyanet Reisi muavini Ahmed Hamdi Akseki’dir. Akseki, Hatıp Hoca’nın müftülüğünü mümkün görmeyerek başkasını atamış. Buna içerlemiş olan Burdur ileri gelenleri Ankara’ya gitmişler. Akseki Hoca, “Ben Hatib Hoca’nın ahlakını, ilmini, irfanını sizden iyi bilirim. Ama ben burada olduğum müddetçe Hatib Hoca Burdur’a müftü olamaz. Çünkü Diyanet olarak ilim değil sükunet istiyoruz.” Demiştir.

Müderris olması sebebiyle askerlik hizmetinden muaf oldu.

Milli Mücadele’de Burdur Müdafaa-i Milliye Cemiyeti Ağalığında bulundu ve halkı cemiyete yardıma teşvik etti

23 ekim 1945 tarihinde vefat etti.

KAYNAKÇA:

Hasan HATIPOĞLU, İslam Dini, Cumhuriyet Matbaası İstanbul 1946, s.8-21

M.Sait HATİPOĞLU Özel arşivi.

Ömer Rıza DOĞRUL, Büyük Bir Din Alimi Mehmet Hatipoğlu, Cumhuriyet Gazetesi, 29 Ekim 1945, s.2.





.


Yorumlar

Popüler Yayınlar